GÜNÜN YAZISI:
"HORASAN ALPERENLERİ
TOPRAĞI"/"DANİŞMENDLİLER TOPRAĞI", 'DİYÂR-I
TERME'MİZDE;"ÇARDAK ALTI SOHBET GELENEĞİ'MİZ DE DEVAM EDİYOR...
"Çardak, kameriye ya da kamelya;
tarla, bahçe ve avlularda yazın serinlemek ve vakit geçirmek amacıyla inşa
edilen;üstü genelde örtülü, bazen sarmaşık bitkilerle kaplanan basit yapı.
Küp, silindir veya diğer geometrik
şekillerde olabilir.
Yapımında genellikle ahşap malzemelerin
kullanıldığı kameriyelerin içine bazen bir kapıdan girilir, bazen de bir veya
birkaç yüzü tamamen açık olur.
Duvarlarında oturmaya yarayan çıkıntılar
bulunabilir. Pek çok kameriyede yiyecek-içecek tüketiminde kullanılan bir masa
bulunur.
Etimolojisi:
Çardak, Türkçe'ye, 14. yüzyılda Farsça
çârtâk(dört kemer) kelimesinden geçmiştir.
Kameriye ve kamelya kelimeleri ise;
İtalyanca camarilla (küçük odacık, kamara) kavramından, 19. yüzyılda, Türkçe'ye
geçmiştir.
Kameriye veya kamelya kelimelerinin;
Arapça, kamer (ay) ile ilişkilendirilmesi
yakıştırmadır."(tr.wikipedia.org.tr,30 Mayıs 2020)
Evet; "wikipedia" böyle diyor.
"Çardak Altı Sohbet
Geleneği"miz; esasında; tamamiyle "Türk Töresi","Türk
An'anesi","Türk Geleneği"miz;"Tarihî Bir
Geleneği"miz...
Bütün "Cennet Vatan Sathı"nda
bile; ismi "Çardak" olan ne "Köyler"imiz; ne
"Mahalleleri"miz hattâ "1 ilçe ismi'miz bile var.
"Bir Müslüman Türk hânesi ki;
sabahleyin 'bismillâh' ile kapıyı açtığınızda; müteveffâ olmuşlarınızın kabr-i
şeriflerini; su kuyusunu ve de çardak görürsünüz...
Hâlâ bile bu ahval böyledir...
Mes'ele müdakkik gözler ile bakabilmede ve
görebilmede...
Bazen de "Pandemi Büyük Salgın
Süreci"nde; "Aile Ocakları"mıza kapandığımız şu günlerde; Rabbim
de lütfediyor...
TERME COĞRAFTASI-ÇARDAKLAR-ÇARDAK ALTI
SOHBETLER
"Horasan Alperenleri
Toprağı","Danişmendliler Toprağı","Ahşap/Tahta Camiler
Diyârı", az sayıda da olsa "Ahşap/Tahta Evler
Diyârı","Çınar Ağaçları Diyârı" "Diyâr-ı Terme"miz;
esasında her hânenin avlusundaki 'Serentiler Diyârı" da, "Su Kuyuları
Diyârı" da...
Ve " Çardak Diyârı",
"Çardaklar Diyârı" da...
Hattâ biliyorsunuz; "Diyâr-ı
Terme"mizde; eski tanımı ile "Çardak Köy"; yeni tanımı ile
"Çardak Mahallesi" bile var...
Bugün bile; 'Diyâr-ı Terme'mizin her
"Anadolu Evi"nin bahçesinde; her "Müslüman Türk Hânesi"nin
bahçesinde, her "Aile Ocağı"mızın bahçesinde,"Çardak","Çardaklar"
hâlâ var ve her şeye rağmen; hâlâ da "Çardak Altı Sohbet Geleneği"miz
de, devam ediyor...
Üstü, ekseriyeti ile asmalarla, 'siyah
üzüm bağları" kaplanmış; maateessüf "modernleşme çağı"mızda,
" betonarme yapılar arasına sıkışmış" veya
"kenarlar"da,"izbe yerler"de kalmış
"Çardak"lar...
Beceriksizliğimizden dolayı da;
"Çardak"larımızı "Modern Çağ'a İntibak" ettirememişiz.
Maateessüf; günümüzde, çoğu "Belediye
Parkları"mız ve hattâ "Camiî Avluları"mız bile "köklü bir
medeniyet" te olan "Roma Medeniyeti"(İtalya) nin
"Kamelya"larından geçilmiyor...
ELHASIL:
Evet; "Terme Birlik Mefkûre" ve
"Terme Refleks" isimli "Yerel/Mahallî Gazetelerim"den
sonra;"3.Defa" da "Yerel/Mahallî Gazete Çıkartmaya"
'niyet'lendiğimde; "isim" olarak da;"Terme ÇARDAK" diye de
düşünmüştüm.
Evet,"Pandemi Büyük Salgın
Süreci"nde,"Aile Ocağı"mıza kapandığımız şu günlerde;
bugün,pencereyi 'havalandırma' gayesi ile açtığımda; gözümün önüne;"Çardak
Altında Sohbet Eden Komşular" ilişti.
Esasında; bu "Çardak
Mes'elesi"ni de, uzun zamandır da, yazmak istiyordum.
Nasîp bugüne imiş...
"12 Eylüllü Yıllar"ın
"Fırtına Çocukları"ndan; 'Terme Çardak Köylü Ülkücü Dursun" da,
aklıma düştü.."Istanbul'a göç etmişlerdi..." Allah(c c.) selamet
versin...(Âmin)
Neticede;'İstanbul; Beyazıd Çınaraltı
Sohbetleri" ile de "meşhur"dur.
Hattâ ismini şu an hatırlayamadığım(tashih
ederken aklıma düştü. Mehmet ÇINAR) bir "güzîde Edebiyatçımız " da;
ismi "Çınaraltı" olan bir "Edebiyat Dergisi"ni bile, uzun
yıllar çıkartmıştı.
Ve "Diyâr-ı Terme"mizde; rağmenlere
rağmen;"Çardak Altı Sohbet Geleneği"miz de, devam ediyor...
30 Mayıs 2020
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder