23 Haziran 2020 Salı

31 YIL ÖNCE, SAMSUN'DA, BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜ...

31 YIL ÖNCE, 
SAMSUN'DA ,
BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜ...

"1964-2011 Türkiye'de ve Dünya'da Başörtüsü Yasağı Kronolojisi"(1); "1964"senesinden itibaren başlatılıyor.
"1964-1997";'1997-28 Şubat Süreci" ve "2011'e kadar..."
"28 Şubat Post Modern Askerî Darbe"den "8 sene önce"; 2020'den ise "31 sene önce","Samsun'da Yaşanılan Başörtüsü Zulmü" ise "Başörtüsü Yasağı Kronolojisi"nde de zikredilmiyor.
Çoğu "Milliyetçi-Maneviyatçı-Demokrat" 'yayın ve araştırmalar"da, hatırlatılmıyor bile...
"1989 Yılı Samsun'un da", yaşanılan "20 Ocak 1989" tarihli "Samsunspor Camiası" nı "acılara" gark eden elim ve feci olay; her "yıldönümü"nde; günümüz "Samsun"un da, hatırlatılıyor amma...
Bir "28 Şubat çıktısı" da olan "18 senelik Tek Başına İktidar Dönemi"nde ise "Başörtüsü Yasağı"nın "hangi sene kaldırıldığını"; çoğumuz unuttuk bile.
"18 senenin"; şunun şurasında; "9 seneden beri", Türkiye'mizde,"Başörtüsü Mes'elesi Yok"tur.
"2002-2011 Yılları Arasında" ise; Türkiye'mizde; bir "Başörtüsü Mes'elesi" de vardı.
Tâ ki; dönemin "terminolojisi" ile ifâde edecek olursak;"Pasif Devrim Süreci"nden,"Aktif Devrim Süreci"ne geçildi. Başka bir ifâde ile "İktidar iken Muktedir" de olundu; işte o zaman;"2011 Türkiyesi"nde; meşhur "Başörtüsü Yasağı"da sonlandırıldı, kaldırılmış oldu.
"Tuğgeneral Doğu SİLAHCIOĞLU"nun "Samsun Garnizon Komutanı" olduğu dönemde de; öncesinde de, sonrasında da,"Samsun'da Başörtüsü Zulümleri" yaşandı.
"OTOMATİKMAN CUMHURBAŞKANI" DÖNEMİ
"1982 Anayasası Oylaması" neticesi ile "Otomatikman Cumhurbaşkanı" da seçilmiş olan "NETEKİM PAŞA"nın "Cumhurbaşkanı" olduğu 1989 yılında; dönemin "Anavatan Hükûmeti"de,Türkiye'mizde yaşanılan "Başörtüsü Mes'elesi"ni çözüme kavuşturabilmek için; 1'den fazla sayıda "hukukî adımlar" atmıştı.
Velâkin her defasında "Otomatikman Cumhurbaşkanı","NETEKİM PAŞA"nın,"engelleme teşebbüsleri" sebebiyle; "1989 Türkiye'si"nde,"Başörtüsü Mes'elesi" halledilememişti.
1989 YILI, SAMSUN'DA, BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜ...
"5 Aralık 1989" tarihinde ise; ilgili fotoğrafta da gördüğünüz üzre; dönemin "Cumhuriyet Gazetesi"nin "6. sayfası"nda;'Türban Yasağı" başlıklı "haber"de; "Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu"nun;'Samsun Barosu"na kayıtlı Avukat Canan KAMBUR hakkındaki, açıklanan "karar"ı yayınlandı.
Türkiye'mizde, "Anavatan Hükûmeti"mizin;"tabuları yıkmak" babından;'fikre-düşünceye pranga vuran"; meşhur "141. Madde","142. Madde" ile "163.Madde"yi kaldırabilmeye yönelik "tartışmalar"ın yapıldığı ve "8.Cumhurbaşkanı"mız; müteveffâ Turgut ÖZAL'ın;"Başbakanlık'tan Cumhurbaşkanlığı"na uzandığı seneler, aylarda.
"Muhalefet" olarak da; "SHP Genel Başkanı Erdal İNÖNÜ";"DYP Genel Başkanı Süleyman DEMİREL";"Refah Partisi Genel Başkanı Prof.Necmettin ERBAKAN"ın olduğu seneler, aylar...
"BAŞÖRTÜSÜ MES'ELESİ"NDE "İLK"LER...
Şimdi, buraya,bir "Büyük Türk Düşünce Kadını"mız , hâlen hayatta olan Alev ALATLI'ca dersek;bir "Necefli Maşrapa Resmi Koyalım: yahut ta "İlim Beldesinin Kapısı" "Hz.Ali(k.v.) Efendimizi" hatırlatıcı "Necefli Taş Resmi" koyalım...
Türkiye'mizde yaşanılan veya yaşatılan "Başörtüsü Mes'elemiz"in de "ilkleri" var.
1- "Kamu Alanı"nda başını örten "ilk kadın", 1950'li yıllarda; Dr.Hümeyra ÖKTEN'dir.
2- Üniversitelerimiz de "İlk Başörtülü Öğrenci"miz ; 1964 yılı İstanbul Tıp Fakültesi Tıp Öğrencimiz Gülsen ATASEVEN'dir.
"Cerrahpaşa"yı "Birincilik" ile bitirdi amma "Kürsü"de kovuşturulmadı.
3-Yine Üniversitelerimizde "İlk Başörtülü Eylemci"miz ise: "Eski Bakan"ımız; günümüzün "DEVA" Genel Başkanı Ali BABACAN'ın "Halası" Hatice BABACAN'dır.
1967'de; Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi"ne,"Başını Örterek Derslere Girmesi" ve neticede "Fakülte"den,"Üniversite"den "atılması..."
4- Türkiye'mizin "İlk Türban Eylemcisi" ise;"Türban"ın ismini "Şuleban" yaptırdan; çoğumuzun bildiği müteveffâ Şûle Yüksel ŞENLER Hanımefendi idi.
Müteveffâ Şûle Yüksel ŞENLER Hanımefendi,"Başörtüsü Sebebiyle";"Galak Burunlu Cumhurbaşkanımız" Cevdet SUNAY döneminde; "İlk Hapis Yatan İlk Eylemci" idi de.
4- "Adliye Koridorları"nda görülen "İlk Türbanlı Avukat"ımız ise; Avukat Emine AYKENAR idi.
Avukat Emine AYKENAR; Turkiye'mizde,"Başörtüsü Mes'elesi" sebebiyle;"BARO'dan İhraç Edilen İlk Başörtülü Avukatı"mız da oldu.
1970'li yılların başlarında: "Duruşmalara Türbanı ile Girmek Istediğinden";29 Nisan 1973'te;dönemin "Ankara BARO'su Başkanı Yekta Güngör ÖZDEN tarafından;"meslekten ihraç" edildi.
Daha da "Avukatĺığa" dönemedi.
Dönemin "Millî Gazetesi"nde,"Köşeyazarlığı" yaptı.
5- "Cumhuriyet Tarihi"mizde;"İlk Türbanlı 'First Lady' Olarak "Çankaya Köşkü"ne Çıkan" ise; "Parlamenter Sistemi'mizin "Son Cumhurbaşkanı' Abdullah GÜL'ün refikası Hayrünnisa Hanımefendi oldu.(2)
VE 1989'DA, SAMSUN'DA, BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜ
"2002-2020"; 18 Senelik", "28 Şubat Çıktısı"; "İktidar/Muktedir Dönemi"nde; "Eğitim Birsen" gibi "Eğitim Sendikaları" hatırlayamasa da;"-28 Şubat Sürecinde,Samsun'da,"Tek Başörtülü Avukat bendim"; deseler de; "28 Şubat Post Modern Darbe(1997)"den "8 sene önce";"2020'den 31 sene önce" de; Samsun'da,"Başörtüsü Zulmü" yaşanmıştı.
Ve "Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu"nun;"5 Aralık 1989" tarihinde;dönemin"Cumhuriyet Gazetesi"nde "Türban Yasağı" başlığı ile yayınlanan "KARAR"ı ise şöyleydi:
"Barolar Birliği Disiplin Kurulu Kararı:
Türkiye Barolar Birliği, Samsun Barosu avukatlarından Canan Kambur'un türban takmakta direnmesi üzerine...
Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu, türban takmakta direnen bir avukatın bu eylemini de "cumhuriyetin temel ilkelerine yönelik bir meydan okuma" olarak değerlendirdi.
Samsun Barosu avukatlarından Canan Kambur'un türban takmakta direnmesi üzerine, hakkında Samsun Barosu'nca verilen "ceza tayinine yer olmadığı"na ilişkin karara yapılan itiraz üzerine konuyu inceleyen Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu'nun kararı açıklandı.
Başkan Ayhan Erol ve üyeler Mahir Can Ilıcak, Özbey İmamoglu, Ömer Dedeoğlu, Cavit Turgay ile Kayıhan Uraz'dan oluşan disiplin kurulunun kararında, "Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini Atatürk devrimleri oiuşturur. Atatürk devrimlerinin özü ise laiklik ilkesidir. Akıl ve aydınlanma çağına açılmayı Türbana yasak amaçlayan laiklik devrimi ile dinsel hukuk kaldınlmış ve onun yerine akılcı, yani laik hukuk getirilmiştir" anımsatması yapılarak, "Cumhuriyetin esas niteligini belirleyen ve anayasaya da geçirilen bu ilkelerin ışıgı altında, kişinin yainız vicdanında ve özel yaşamında benimseyebileceği ve saygı duyabileceği inançlannın, laiklige karşı baskı aracı olarak kullanılmasına nza göslerilemez" denildi.
Ve iddialı biçimde bir dine mensup olma özelliğini sergilemesine izin verilemez" denilen kararda, şöyle denildi.
"Kovuşturma konusu olayda, avukat danışma hâkiminin türbanını çıkarması yolundaki uyansına uymuş, ancak Baro Yönetim Kurulu'nda sözlü savunmasının alınması sırasında, uyanya rağmen türbanını çıkarmamakta direnmiştir.
Avukat, görevi dolayısıyla yapılan bir soruşturma nedeniyle davet edildigi Baro Yönetim Kurulu Toplantı'sına, türbanlı olarak katılamayacağı gibi, türbanla dolaştıgını ve dolaşacagını bildirdiği; kalemde, keşfe giderken, mahkeme koridorlannda, icra müdürlüklerinde cübbeli olarak veya olmayarak da türban ve başörtüsü kullanamaz.
Çünkü avukatın (ısrarla türban kullanacağını belirttiği bu yerler ,onun görevi gereği ve "avukat" sıfatıyla bulunduğu yerlerdir.
Avukatlık görevi müvekkili sadece mahkemelerde temsilden ibaret olmayıp, avukat, mahkeme kalemlerinde, adliye koridorlannda, keşifte, icra dairelerinde ve bürosunda da görevi başındadır.
Bu nedenle; karşısında Baro Disiplin Kurulu'nca eylemin,"Cumhuriyet'in Temel İlkeleri"ne yönelik bir meydan okuma niteliğinde bulunan gerçek amacı ve anlamı gözardı edilerek; yapılan değerlendirme, yerinde görülmemiş ve şikâyetli hakkında 'Disiplin Cezası" tayini gerekmiştir.
Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu;Avukat Canan KAMBUR'u,eylemin özel ağırlığını da gözeterek; 150 bin lira para cezasına çarptırdı."(3)
Yine "Büyük Türk Düşünce Adamı" müteveffâ Mehmed Şevket EYGİ Hoca'mızda;'Lisân-ı Türkî"li "Millî Gazetesi"ndeki "Sahifesi"ndeki yazılarında; "31 sene önce", 1989 Samsun'unda, yaşanılan bu "Başörtüsü Zulmü"nü de, kalemi ile dillendirmişti.
Müteveffâ Samsunlu(Terme) "Başörtülü Avukat Canan KAMBUR", "2010-2015" yılları arasında,"5 sene"; "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Hukuk Müşavirliği "nde görev yapmıştı.
"Yaşasaydı,"FETÖ/PDY Terör Orgütü" sebebiyle hapishanelerde olurdu "kara propagandaları"nı da yıkarak...."
24 NİSAN 2020
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
Dip Notlar:
(1): Av.Fatma BENLİ;"1964-2011 Türkiye'de ve Dünya'da Başörtüsü Yasağı Kronolojisi",İstanbul 2011; Mazlum-Der Yayını
(2):"Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu";"facebook" hesabı

(3): "Cumhuriyet Gazetesi Arşivi", 5 12 1989 tarihli...

Hiç yorum yok: