23 Mart 2014 Pazar

MARKSİST-ATEİST(DEİST) Dr. SALİH BORA MUTLU ve ÜLKÜCÜ DÖNEK SABRİ ARSLAN'IN HİKÂYELERİ

“SELAMİ ALTINOK HİKÂYESİ”NDEN SONRA İKİ HİKÂYE DAHA:

MARKSİST-ATEİST(DEİST) Dr. SALİH BORA MUTLU
Ve ÜLKÜCÜ DÖNEK SABRİ ARSLAN’IN HİKÂYELERİ…


Ben bir “Terme Çocuğu”ğum..Terme’yi kuranlar ise aslında “Ünyeliler…” Rahmetli Peder de,Ünye’deki  “Gürcü Zulmü”nden kaçarak Terme’ye gelmiş.Hattâ öyle ki, “Zalim Gürcü Patronları” diyelim, kaçarken, ormanda önünü kesmişler ve aralarında “Şu çocuğu korkutalım”, diye “Gürcüce” konuşarak, ellerindeki “pala kılınçı”, rahmetli pederin boynuna sürmüşler..Tabiî, rahmetli Peder de biraz “Gürcüce” bildiğinden korkmamış ve ellerinden kurtulup Terme’ye kaçmış..Tamı tamına kırk yıl/40 sene “Terme Ağaları Kategorisi”ne dahil bir “Terme Ağasının Hizmetkârlığı”nı yapmış..
Anlatırdı rahmetli Peder, evimizin kapısına rahmetli annem “Şehid Ali Adnan MENDERES”in “Demokrat Parti Amplemi-El Amplemi” yapıştırdı diye, “Terme Ağaları”nın ne de çok kızgınlığını üzerine çekmiş…
Evet, ben sahiden, neticede “Terme’nin Yerlileri Kategorisi”ne dahil  bir “Terme Çocuğu”ğum..
30 Mart 2014, Pazar günü, “ölçüleri değişmiş bir şekilde”, “Mahallî İdareler Seçimi” yapılacak..10 Ağustos 2014’de de, “Halk tarafından Cumhurbaşkanlığı Seçimi”, 2015’de de “Milletvekilliği Genel Seçimleri” yapılacak…
Taa, aylar öncesinden, bir “Terme Çocuğu” olarak, “Terme’nin Makûs Talihi Ancak Böyle Yenilir” bâbından, “çare”yi, “formülü” ortaya koymuştum..1991 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde “Seçim İttifakı-MHP+RP+IDP” yaşamış “taban”a ait “teşkilat yöneticileri”nde ise neticede böyle bir “seçim ittifakı niyeti “bile görmedim…Herkes kendi kulvarında seçime giriyor..
Elbette ki, “Terme’nin Kasaba görünümü”nde olmasında ve ‘düzine’ ve ‘desteleri’ geçen sayıda “kaçırılan yatırımlar”ın ve hâlâ “Terme’mizin geri bırakılmışın esas sebebi”, “her renk ve her kimlik”teki “TERME AĞALARI”dır..Güney-doğu Anadolumuzda “Aşiretler”, Terme’mizde ise “Ağalar…” Mukadderat aynı..Devlet hizmeti tamamiyle alınamıyor…
VE İKİ HİKÂYE- İKİ PORTRE

Bu yazımın asıl mevzusu ise “Marksist-Ateist(Deist) Asker Çocuğu Dr. Salih Bora MUTLU” ve tamamiyle “Terme” hattâ “Samsun Ülkücü Hareket Tarihi”ne de artık “Ülkücü Fırıldak-Ülkücü Dönek” diye geçmiş olan “yetişmiş siyasetçilerimizden” Sabri ARSLAN’dır…
Daha geçenlerde, Star Gazetesi’nde, Türkiye’mizin bazı illerinde “telefonları dinlenenler listesi”nde, “Samsun Listesi”nde, 2012’de, “Terör Örgütü Faaliyetleri” kapsamında hâlen CHP Terme Belediye Başkanı Adayı olan Dr. Salih Bora MUTLU’nun da ismi vardı..
Terme’mizdeki “ağa yapısı çevreleri”n, yıllardan beri “İyi Bir Ateist, İyi Bir Deist, İyi Bir Doktor” diye öve öve bitiremedikleri, Dr. Salih Bora MUTLU’nun içyüzünü ise günümüzde “Paralel Devlet Yapısı”nı “teşkil ettiği gün gibi ortaya çıkmış olan “Gülen Hareketi-Hizmet Hareketi-Cemaat”in “o yıllarda” çıkarttığı “Terme”mize ait “yerel gazete”de “deşifre” edilmişti..Belgeli-vesikalı ilgili haberde, Terme’mize gelerek “Atatürkçü Düşünce Derneği” faaliyetlerini gerçekleştiren, sonraları ise Terme CHP İlçe Başkanı olan, şimdi de CHP Terme Belediye Başkanı Adayı olan Dr. Salih Bora MUTLU’nun, bir zamanlar, İzmir’de iken, “Marksist-Leninist terör örgütü faaliyetleri sebebiyle ‘Devlet Memurluğu’ndan atıldığını” yazıyordu…
Ne çabuk unuttuk!!!
YA ÜLKÜCÜ DÖNEK SABRİ ARSLAN

Aslında çooook “fikir öfkesi” içinde bu yazımı yazıyorum..Sahiden de Terme’mizin “yetişmiş siyasetçileri”nden Sabri ARSLAN’ın hikâyesi ise daha da acı..Ne zaman ki, “Yeni AKİT Gazetesi”nin “ilk sayfası”na çıktı ve anında “Ülkücü Dönek Kategorisi”ne dahil oldu..Ve Bir zamanlar “Terme Bilgi Gazetesi”nde yazdığı yazıları bile “sansürleyerek”, harıl harıl “Samsun AKP İl Genel Meclisi Üyeliği”nden “Terme AKP Belediye Başkanı Aday Adayı” olarak çalıştı..Ne “Samsun Yusufiyeliler Teşkilatı”nda barınabildi, ne “MHP Samsun Teşkilatı”nda barınabildi…Halbu ki, bir zamanlar “Terme MHP Belediye Başkanı Adayı” da idi. Sadece o kadar mı, “Terme ve hattâ Samsun Ülkücü Hareket Tarihi”ne de geçmiş bir “şahsiyet” idi “Ülkücü Dönek –Ülkücü Fırıldak Sabri ARSLAN…”
“Terme AKP Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı Yarışması” neticelenince bile “elleri havaya kaldıran Sabri ARSLAN Portresi”, şahsen dokundu…”Kötü emsal emsal teşkil etmez” amma “siyasette de bu kadar savrulmayı”, doğrusu içime sindiremiyorum..”Termeli Ülkücü Şehid Resul ŞAHİN”i bile “Samsun’daki hangi tetikçi”nin “şehid” ettiğini bilebilecek kadar” Ülkücü birikimi”, bir çırpıda “güçe râm etmek”, siyasî tarihimiz açısından da kara bir leke olsa gerek…
NETİCE-İ KELAM

Bir zamanlar hergün “Terme Yerel Radyosu”ndan “Terme Halkını Bilinçlendiren”, ancak “Modern Ziraat Binası Uğruna”(!), “sesi-soluğu kesilen”, “Terme’nin kanaat önderleri”nden “Doğan Haber Ajansı “ajinası Yetkin KARAMOLLAOĞLU, “Seni Terme’den Marjinal Solcular sürdü” demişti..
Ben bu tesbite ilaveten “Terme Ağaları” da diyorum…Ve Allah’a havale ediyorum..
Âdeta “Paralel Devlet’in Sesi Yayın Organı” da olan “Zaman Gazetesi İnternet Sitesi uyduruk ‘altı ok”lardan geçilmiyor..
Diyelim ki, uyduruk “6 okçu” CHP Terme Belediye Başkanı Adayı , bir zamanlar, İzmir’de,”Marksist-Leninist Terör Örgütü Faaliyetleri”nden dolayı “Devlet Memurluğu”ndan da atılmış olan “Dr. Salih Bora MUTLU”yu “destekleseler” ne yazar!!!
Uyan ey Terme halkı uyan!!!
23.Mart.2014
İsmet GÜLTEKİN

metgultekin@hotmail.com

9 Mart 2014 Pazar

İSTANBUL İKİNCİ KİTAP FUARINA DA KAVUŞTU

İSTANBUL İKİNCİ KİTAP FUARINA DA KAVUŞTU:
‘TÜYAP KİTAP FUARI’NDAN SONRA ‘CNR KİTAP FUARI’
“TÜRK DÜNYASI”NIN EN FAZLA OKUYAN TOPLUMU: TÜRKİYE

Türkiye’miz genelinde de “kültür-sanat canlılığı”nın en kesif olduğu ay MART ayıdır desek yeridir.İstanbul’da, böyle bir 2014 Mart ayında, hem de seçim sath-ı mailine girildiği bir vetirede,yıllardan sonra “ilk defa”, “TÜYAP Kitap Fuarı”na, bir “kitap fuarı” daha eklendi:”CNR Kitap Fuarı” “İstanbul İl Millî Eğitim”in de katkıları ile tertiplenen kitap fuarına, kapanışından birgün önce, 8 Mart 2014, Cumartesi günü , bir öğretmen olarak da ziyaret etme imkanı buldum..İ.T.Ü.’deki talebelik yıllarıma denk gelen “TÜYAP Kitap Fuarı”na nasıl iştirak etmek nasip oldu ise öğretmen olarak yaşamaya başladığım İstanbul’da da, “CNR Kitap Fuarı”nın “ilkine” katılabilmek nasip oldu..
Türkiye’miz genelinde de, son yıllarda yapılan “teknik hamleler”le nasıl ki “ulaşım sektörü”nde muazzam gelişmeler yaşandı ise böyle bir muazzam gelişmeyi de İstanbul’da görmemek için artık kör olmak lazım..Dünya küresi ölçeğinde bir “ilk” olan; adetâ Hazret-i Musa Aleyhisselam’ın biiznillah “metafizik” olarak Kızıldeniz’i yarıp geçmesi gibi, günümüz 2014 İstanbul’undaki “Marmaray Projesi” yahut ekseriyetimizin arzuladığı isim ile “Hamidiye Projesi” ve daha geçenlerde açılan ve hatta 2023’lere kadar yapılması planlanan “Metro-Metrobüs” ‘ulaşım ağları…”
Demek istediğim artık günümüzde, İstanbul’un bir uçundan bir ucuna gidebilmek hiç de mes’ele değil..”CNR Kitap Fuarı”na da bu sebeple İstanbul’un bir ucunda da olsanız gidebilmeniz de hiç mes’ele değil..
Artık “Hız Çağı”nda, “Hızlı Hayatlar” yaşamaya başladık bile..

“TÜYAP KİTAP FUARI”NDAN SONRA İKİNCİ KİTAP FUARI:’CNR KİTAP FUARI’

Cebinizde kitap alacak hiç paranız da olmasa, “CNR Kitap Fuarı”na katılabilmek, ziyaret edebilmek ile hele de bir öğretmen olarak çok şeyler kazanacağınızı ümid etmeliydiniz..Daha girişte çoğunlukla bayilerden para verip aldığınız gazeteleri, bu sefer de “parasız, ücretsiz” alıp okumak ayrı bir haz..Hele de “hazır poşetlerde” sizlere nezaketle takdim edildiğinde bir başka oluyorsunuz..Ve böylece “kitap atmosferi”ne de bizzat girmiş olduğunuzu anlıyorsunuz..Şöyle üç defa tevafûken çevirdiğim “Mesnevî”de, okuduğum üç güzel cümle bile adetâ sizi size hatırlatıyor ve düşünüyorsunuz:Ezberleyebildiğim kadarı ile “Safran gibi kemale erişip âşıklara karışmak gerekir…Sahn-ı Cihanda şu âşıkları gizli gizli çekemeyenler de olmasa idi…Sükûtu övücü bir cümle…”
“Derin Tarih Dergisi Reyonu”nda, biraz da “seçim atmosferi”nin yüklediği bir şekilde ve “Atlas Tarih Dergisi” gibi kaliteli dergilerde “gündem” e getirilen; “Osmanlı’da Rüşvet ve Yolsuzluk” mes’elesi, “Sultan Fatih”in “Roma/Bizans’tan rüşvet alan Çandarlı Halil Paşa’yı idam ettirişi” ve “Derin Tarih Dergisi”nin de böyle “Tarihimizde Rüşvet ve Yolsuzluk Olayları Özel Sayısı” da hazırlasa babından “reyon”daki arkadaş ile kısa sohbetim…“ERKAM Yayınları”nda ise “fikir-düşünce adamları”mızdan “Milliyetçi-Alperen-Ülkücü Camia”nın “haklı” olarak “çok kızdığı”, daha dünkü yazısında, “Camianın yapısını ben de anlayamamışım, safmışım” “itiraf”larını yazan amma yıllar önce “Türkeş’in Konumu” başlıklı yazılar yazıp da bugün mevcut “konum”ları yazamayışı, “sözde âkil rolleri”nin de hatırlatmaları “mü’mince kuçaklaşamadan” ‘es/transit’ geçişim….”Çanakkale Zaferimiz”le ilgili bilhassa çocuklara yönelik “çizgi romanlar” şeklindeki “tarihî kahramanlarımız” kitapçıklarının güzelliğini görüşüm…Sonra, “Sözde ‘Arap Baharı’”nın başladığı TUNUS İslamî Yöneliş Hareketi/ NAHDA(Diriliş) Hareketi Lideri GANNUŞİ’yi kısa dinleyişim…Neredeyse “Marksist Franksiyonlar” gibi muhtelif sebeplerden “franksiyonlara, gruplara” ayrılmış “Risale-i Nur Hareketi’nin Medyadaki Dili” olduğu “iddiası”ndaki “Yeni ASYA reyonu”ndan yeni çıkan “Taziye Risalesi”ni alışım…Gözlerimin “TİMAŞ Yayın Reyonu”nda, ‘titrisiz Münevver’ Taha AKYOL Beğ’in “ezber bozucu”, “şaplonları, kalıpları kırıcı” “90.Yılında Lozan Belgeseli”nden öğrendiğim ‘meşhur’’Gladstone’ üzerine yapılmış “müstakil kitap çalışması”nı arayışım…
Ve yine yıllar önce “Kızıl Moskof Boyunduruğu”ndan kurtulan “Türkî Cumhuriyetler”den “Azerbaycan” ile ilgili intibalarında AKYOL Beğ’in; “Türk Dünyası’nın en fazla okuyan toplumu Azerî Türkleri” sözünü hatırlarcasına; “CNR Kitap Fuarı”nı da görmenin iştiyakı ile “Hayır, artık Türk Dünyası’nın en fazla okuyan toplumu, ülkesi Türkiye” diye mırıldanışlarım ve maalesef “okuma oranımız çok düşük” şeklinde “kara propagandalar” yapıldığını, halbu ki “herkes okuyor” denilse “teşvik” ile daha da “okuma oranının artacağını” hatırlayışlarım…
VELHÂSIL
İki saate yakın “CNR Kitap Fuarı” mekanından çıkışımda, elimde dörde yakın poşetlerde,”Heybem kitap, dergi dolu” dercesine çıkışım…
“CNR Kitap Fuarı”nda, “unutulan tarihçilerimiz”den rahmetli Cemal KUTAY’ın daha sayfaları bile açılmamış, çıkarttığı “MİLLET Mecmuası”nı görüşüm…Yıllar önce çıkan “mecmualar”dan “AkBaba mecmuası”nı, “Hayat Mecmuası”nı görüşüm..”Türk Düşünce Hayatı”na, yıllardan beri çokca mşkilatlar altında mütevazı katkılar yapan “Hoca Ahmed YESEVÎ Vakfı” Mütevelli Heyeti Başkanı Erdoğan  Beğ’in “hizmet yeri”nde bana hızlıca gösterdiği, bir zamanlar “Milliyetçi Düşünce Adamları”nın çıkarttığı “Devlet” gibi “mecmuaları”nın  da, böyle “kitap fuarları”nda, “kitap reyonları”nda teşhir edilmesini de ne çok arzulardım…Bir dönemin nesli dar imkanları ile ne muhteşem fikir-düşünce mücadelesi vermişler! Şimdilerde ise onca “imkân bolluğu”, “sosyal medya” vesaire, sonuç: “Çıt-pıt, çıt-pıttan öte gitmiyor!!!”
“Yazılı tartışabilmek”, hem de dolu dolu “tartışabilmek…”
Kendimce hayıflandım…

Ve elbette “maddiyatçılığın daha da çoğaldığı”, “Küreselleşme, Dünyevîşleme ve hatta Amerikalılaşma ile” ‘Yeni ŞAFAK Kitap Ekleri”nde bile “çocuklara kitaplara oturtularak kitap okutturulduğu”, “Oğuzkaan Koleji” gibi “kolej reklamları”nda, “çocuklara kitaplara potinleri ile bastırıldığı” bir “çağ”da, Cenab-ı hakk, kimseyi de “kitapsız” yapmasın.(âmin)
09.03.2014
İsmet GÜLTEKİN

metgultekin@hotmail.com