22 Haziran 2020 Pazartesi

"BOYALI BASIN", 'ANTİ-MUASIR BASIN'DIR...

"BOYALI BASIN";
"ANTİ-MUASIR BASIN"DIR...

Zaman zaman aklıma geliyor ve de şu ana kadar da;'hep kendi kendime söylenip duruyordum:"Boyalı Basın"ımız;"Çağ Dışı","Anti-Muasır"/"Muasır Olamayan Basın"ımız diye..
"Makyajâ düşkün"; afedersiniz "çirkin avratlar" gibi; mevcut "Türk/Türkiye Cerideleri";"Türk/Türkiye Gazeteleri..."
"İlk Boyalı Basın Furyası" kimin ile ne şekilde ve nasıl başladı?", bilemiyorum amma "yandaş"ından "yoldaş"ına,"kandaş"ına;"boya kullanmak"; "boyalı ceride";"boyalı gazete","boyalı basın" olmak; âdeta bir marifet sayılır oldu.
Hangi birini sayayım:"Sözcü Gazetesi"nden "Yeni Şafak Gazetesi"ne;"Yeni Akit Gazetesi"nden "Sabah Gazetesi"ne;"Hürriyet Gazetesi"nden "Milliyet Gazetesi"ne;"Türkiye Gazetesi"nden "Karar Gazetesi"ne;"Milat Gazetesi"nden "Yeni Asya Gazetesi"ne;"Akşam Gazetesi"nden "Yeni Birlik Gazetesi"ne;"Millî Gazete"den "Türk Gün Gazetesi"ne ve hattâ "Yeni Çağ Gazetesi"ne,"Aydınlık Gazetesi"ne kadar; hep "Boyalı Basın..."
Hadi diyelim;"-Biz Boyalı Basın değiliz!","iddiası"ndaki "Cumhuriyet Gazetesi"; "Diriliş Postası Gazetesi" ve "Yeni Söz Gazetesi" ise; "iddalarında, ne derece doğrular ki?"
"BATI GAZETELERİ"-"BOYASIZ BATI BASINI"
Bencilleyin bir'den fazla sayıda;"İstanbul Fetih Camiî/Ayasofya Camiî" karşısındaki "gazete bayileri"nde de satılan "Batı Gazeteleri"ne; "Batılı Gazeteler"e,"Avrupa Gazeteleri"ne; hep imrenerek; âdeta "içim giderek" 'bak'mış ve 'gör'müşümdür.
"Kağıt kalitesi"mi dersiniz; "boyasızlıkları" mı dersiniz; öyle "zerafet" görünümlü; öyle "estetik" görünümlü "zarif" ve "mütevazî" gazeteler ki!!!
Hattâ "internet"ten bile "Batı/Batılı/Avrupa Basını"nın "fotoğrafları"na "bak"sam ve "gör"sem; "Ülkem namına";"Türkiyem adına"; âdeta "hayıflanır" dururum...
"DÜN"LERİN "BOYASIZ BASIN"I...
Hemen aklıma "8 puntolu", sadece "logo"su 'kırmızı' renkli; bir dönemin "Ülkücü Efsanevî Gazetesi";"Hergün Gazetesi" geliyor..
O "mini mini puntolu yazıları", dönemin adamları "nasıl okumuşlar?" öyle? Hayret!!!
Sonra; sonradan "Ülkücü Alperen Mustafa ÇALIK Yönetimi"nde çıktığını öğrendiğim;"12 Eylül Sonrası"nın "ilk fikir ürünleri"nden;'Haftalık Sözcü Dergisi" ve "Hizmet İçin Yeni Hizmet Dergileri..."
Ha keza;'Yeni HAFTA Gazetesi"; müteveffâ "İktisatçı" Prof.Dr Aydın YALÇIN yönetiminde çıkan "Haftalık Yeni FORUM Dergileri..."

"Günlük Gündüz Gazetesi...."
Vesâire...Vesâire...
"İçi-dışı fikir-zikir dopdolu: "dün"lerimizin "boyasız basın"ını da meydana getiren "yayın organları"mız....
ELHASIL:
Yahû; "nedir öyle?"
"Dijital'de hiç "boya" kalmamış gibi; habire boya da boya...
Hiç mi "Medine-i İstanbul"umuzun "Sultân Ahmet"ini;hattâ, "Cağaloğlu"nu "temâşa" edip de;"Muasır Kriter"li "Batı/Batılı/Avrupa Gazeteler"ine "bak"ıp da; "gör"mediniz!?
'Boya da boya!!!"
Üstelik "kağıt kalitesi" desen;-"Dünya Gazetesi" dışında-neredeyse ,el'e alınacak gibi değil!!!
Marifet; "Boyalı Basın" olma da değildir.
Marifet; en estetik;en zerafetli,"içi-dışı fikir-zikir ile dopdolu";"hür tefekkür"lü;"en çağcıl",'en muasır" 'cerideleri';'gazeteleri',"okurlarına saygı ve hürmet' bâbından da, verebilmede...
27 Mayıs 2020

İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci

Hiç yorum yok: