23 Haziran 2020 Salı

"LÂTİN HARFLERİ DİLİMİZE UYGUN MUDUR?"(*)

"ALFABE DEĞİŞİKLİĞİ"/"LATİN ALFABESİ"NE GEÇİŞ SÜRECİMİZE DE IŞIK TUTAN BİR KİTAPÇIK:
"LATİN HARFLERİ DİLİMİZE UYGUN MUDUR?"(*)

"Orijinal" ismi "Latin Hûrûfu Lisânımıza Kâbil-i Tatbik midir?" isimli bu kitapçık; "alfabe değişikliği"miz sürecine;"Latin alfabesi"ne geçiş sürecimize de ışık tutan bir kitapçık.
Kitapçığın müellifi müteveffâ "Ali Seydî Bey Hakkında"(**) tafsilatlı bilgiler de verilmiş."Osmanlı Devleti"mizin çok değişik kademelerinde muallimlik; idarecilik; müfettişlik; valilik; milletvekilliği de yapmış; dönemin ilim, fikir, düşünce ve münevver takımından olan bir şahsiyet.
"Mufettiş" amma "Hakperest Bir Müfettiş..." "Ulu Hakan"ımızın hal' edilmesinin ardından yapılan "Yıldız Sarayı Yağması Olayı"nı müşahede etmiş ve 'rapor'laştırmış bir şahsiyette...
Müteveffâ Ali Seydî Bey; aralarında dönemin "ders kitapları" da dahil "90(doksan) telif eser"in de müellifi olan bir şahsiyet.
"Tanzimat" sonrası daha da müessir esen "Latin Rüzgârları"na; "Latinciliğe"; "Latin Alfabesi"ne Geçiş Hâlinde Olacaklara"; kendi ifadesi ile "ilmî olmaktan çok; millî ve mantığâ uygun" şekilde muarız olmuş bir şahsiyet de..
ASLINDA "ARAP ALFABESİ","MİLLÎ ALFABE"MİZ OLMUŞTU...

1924 senesinde, dönemin "İkdam Gazetesi"nde de neşredilen eserinde; "10 madde" de; "Arap Alfabesi'nden Latin Alfabesi'ne Geçişin Yanlış Olacağı"nı da; "millî bir mantık" ile de; madde madde delillendirmiş bir şahsiyette...
"Latin alfabesi"nin;aslında "Hıristiyan milletlerin kullandıkları alfabelerin(Latin,Slav,Cermen,Gark,Ermeni) içinde sesler ve hece ve söyleyişler bakımından en fakiri,en kısırı "(s.18) 'alfabe' diye tanımlamakta...
Kaldı ki;"Arap Alfabesi"nin tarihî gelişim içinde "Millî bir alfabe hâline" gelerek; zaten "Türklerin Alfabesi" olduğunu(s.8) vurgulamakta...
Hattâ öyle ki; "Latin alfabesi'ne geçtiğimiz takdirde;bu "Latin dehşetli darbe ile 'Türk-İslâm Âlemi'nin; biz "Batı Türkleri"ne olan kuvvetli rabıtalarının da yok edilmiş olacağını" (s.18) da hatırlatmaktadır..
Sadece bu kadar da değil;"hafızasız,kütüphanesiz,cahil bir toplum hâline de dönüşeceğimizi" ve "Latinleştirme işlemleri"nin ise bir "çeyrek asrı","25 seneyi" de bulacağını ifade etmiştir.(s 17)
"HATT-I ENVERÎ"-ENVER PAŞA DA "ALFABEYİ DEĞİŞTİRMİŞTİ"
"Latin Harfleri Dilimize Uygun mudur?" diye aslında "Türkçe'den Türkçe'ye Tercüme"de; müteveffâ Ali Seydî Bey; dönemin "Erkan-ı Harbiye Umumî Reis" müteveffâ Enver Paşa'nın da, sadece "Kışla"ya,"Askeriyeye" münhasır olmak üzre;"Hatt-ı Enverî" diye bilinen "Enver Yazısı" ile de "Alfabe Değişikliği" yaptığını;"2 yılın uygulaması" neticesi "başarısızlık"la sonuçlanıp vazgeçildiğini de hatırlatıyor.(s.22)
Yaşanılan "Alfabe Değişikliği Süreci"nde; "4 teklif" ;"4 tercih"'olduğunu da öğreniyoruz:
1-Eski Millî Harflere dönüş.
2- Sırf Arap ses ve söyleyişine özel harfleri alfabemizden çıkarma.
3- Bazı eklemelerle Latin harflerini kabûl.
4- Şimdiki alfabemizde köklü değişiklik.(s. 14)
Düşünebiliyor musunuz;"Latin Alfabesi'ne Geçiş Süreci"nde;"Eski Millî Harflere Dönüş" yani "Orhun Alfabesi"ne;'Göktürk Alfabesi"ne "dönüş" ; "4 tercih"ten "1 tercih" olarak sunulmuştur.
Hem de;
"Arabca isteyen Urbân'a gitsin;
Acemce isteyen Iran'a gitsin;
Frengîler, Frengistan'a gitsin;
Ki biz Türk'üz bize Türkî gerektir!"(s.11,12) mülahazaları ile ...
Müteveffâ 'Erzincanlı' Ali Seydî Bey;"Latin harflerini düzelterek "latin alfabesi"ne geçeceğimize; geliniz; "Eski Millî Harflerimizi düzelterek;"Orhun Alfabesi"ne,"Göktürk Alfabesi"ne geçmenin daha şerefli ve haysiyetli olduğunu; "millî gurur"a daha uygun olacağını;âdeta haykırmıştır.(s.17,20)
ELHASIL:

Yaşanılacak "dil anarşisi"nden tutun da, Fransız'ların "Büyük İhtilâl" yaptıkları hâlde "Alfabelerini değiştirmedikleri" ne kadar çok sayıda misâllerle, temsillerle;"Latin Alfabesi'ne geçişimizin çok yanlış ve hatalı olacağına dair","millî mantık süzgeci"nden geçmiş düşünceleri...
"Bunca yıllık harfleriz,
Güzeliz Latince'den.
Latin harfi geçemez,
Öteye Derince'den!"(s.17) haykırışları zamanında yapılmış olsa da; artık olan olmuştur...
Müteveffâ Ali Seydî Beyler; "çoğunluk" da olmuş olsalar;"az kimsenin önerisi" 'kabul' edilmiş;'Latin Alfabesi"ne geçilmiştir.
"Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz"in "Kurucusu" müteveffâ 'Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK';"-Yanlış yaptık çocuk!" der miydi? Bilemiyoruz...
"Latin Alfabesi'ne Geçiş"imiz;'kültürel etkileşim";"tarihî gelişim" 'mecburiyet caddesi" denilmiş olsa da; Fransız'lar;Rus'lar:"Çinli'ler;'Japon'lar Alfabelerini niye değiştirmediler?", diye "tefekkür' de etmek lazım.
Hattâ;"Siyonist Yahudiler","Bin sene öncesinin 'ölmüş alfabesi' olan "Ibranî Alfabesi"ni nasıl "dirilttiler?" diye de...
15 Mayıs 2020
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
NOT: Kitapçık kapağındaki karikatür; dönemin "Latin Alfabesi'ne Geçiş Süreci"nde, yayınlanan benzer karikatürlerden biri..(Hâşâ)"Arap Harfleri"/"İslam Harfleri" 'Ayaklar Altında...'Kitapçık "Osmanlıca Tıpkı Basımı" ile birlikte...

Dip Notlar:
(*): Ali Seydî Bey,"Latin Harfleri Dilimize Uygun mudur?", Derin Tarih Kültür Yayınları:67;Derin Tarih Dergisi;98.sayısının hediyesidir;Mayis2020
(*): Ali Seydî Bey; adı geçen kitap; Arif Emre GÜNDÜZ,'Ali Seydî Bey Hakkında"; s.5-10

Hiç yorum yok: