12 Temmuz 2018 Perşembe

"ÜSTÂD TARİHÇİ"MİZ KADİR MISIROĞLU'NA,NİYE SALDIRIYORLAR!?

“ÜSTÂD TARİHÇİ”MİZ
KADİR MISIROĞLU’NA,
NİYE SALDIRIYORLAR!?

Belki de bu suâlin cevabını, “fetvâ ehlivâri” çok kısa cevaplamalı: ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yapamadığı yaptığı için!!!”
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti Diyanet İşleri Başkanlığı” ‘neyi yapamadı’ki!?
Zamanında, sözde ‘İslâmî Görünümlü’ FETÖ/PDY yapısının; esasında ‘Tarihten Günümüze Tahrif Hareketleri’nden biri olduğunu; “İslâmî Sapmalar”la dolu; “İtikadî Sapmalar”lar la dolu ‘Sapık Bir Yol’ olduğunu ispatlayamaması ve “Türkiye’miz Efkâr-ı Umumiyesi”ni de aydınlatamaması!!!

“Üstâd Tarihçi”miz Kadir MISIROĞLU, zamanında, “Diyanet İşleri Başkanlığı”nın yapamadığını yapmış bir adamdır.
Sadece “Anti-Kemalist” değil; “Anti-Gülenist”tir de.
Sadece “Kemalizm”e değil; “Gülenizm”e de ‘eserleri’ ile muarız olmuş; muhalefet etmiş bir adamdır..
“28 Şubat Post-Modern Darbesi ile 15 Temmuz İşgal Girişimi”nin ekranlarda ‘tartışıldığı’; “Türkiye’de Bürokrasi hâlâ FETÖ’nün ‘lök’ diye kuçağında” olduğu; “FETÖ, her yere sızmış fakat bir AK PARTİ’ye sızmamış(!)” denildiği ‘Türkiye Gerçeği’nde; hem “anti-kemalist”; hem de “anti-gülenist” olan “Üstâd Tarihçi”miz Kadir MISIROĞLU’na ‘haksızca’, ‘müfterice’ ‘saldıranlar’ın da “asıl kimliği”; esasında, hem bidayeti de, hem nihayeti de “ Türkiye’mize ihanet etmek üzerine oluşturulmuş bir kürevî örgüt”çüler; ya ‘sempatizanları’, ya da ‘kürevî emperyaller’ olduğu da aşikâr…

“Üstâd Tarihçi”miz Kadir MISIROĞLU, “Anti-Gülenist” olduğunu ispatlayan iki eseri de olan bir adam: “Tarihten Günümüze TAHRİF HAREKETLERİ-Cilt-3” ile “Asrın İhaneti Veya PARALEL YAPI F. GÜLEN’İN GÜNAH GALERİSİNDEN SAYFALAR”
Mezkûr ilk eseri; “İslâmî ve İtikadî açıdan”; bendenizin târifi ile “Mürted Cemaat Yapısı”nı da “deşifre” eden; “iç yüzü”nü ortaya koyan; “İslâm’ın İtikadî Anlayışı ile alakâsı olmayan sapık bir yol” olduğunu; adetâ “Neo-Haşhaşiler Yolu” olduğunu “ilmen” ispatlayan bir eser.
“Asrın İhaneti-F. GÜLEN’İN GÜNAH GALERİSİNDEN” eseri ise “dökümanter bir çalışma”yı aksettirse de, “Gülenizm’in İç Yüzü”nü ortaya koyan bir eser…

TAHA AKYOL “FETÖ’CÜ!!!”
Tabiri caizse ‘şaka yapmış gibi olacak’ amma; bendenize göre; Hukukçu-Muharrir Taha AKYOL ‘FETÖ’CÜ!!!’
Çünkü Türkiye’mizde, hele de “15 Temmuz Vakıâsı” sonrası “Sosyolojik Bir Nokta-i Nazar” ile “Mürted Cemaat Vakıâsı”nı “kitap/eser” hâlinde yazması elzem olan “ilk kalem”lerden biri “titrisiz mütefekkir” Taha AKYOL’dur…”Haricileri”, “Hizbu’l Vahşetleri” ila âhir “vakıâları” ‘kitap/eser’ çapında yazmış bir “kalem”; neticede “Cumhuriyet tarihimizin en büyük işgal girşimi” olan “Mürted Cemaat Vakıâsı” üzerine hâlâ bir “kitap/eser” yazmamıştır…
“Fikr-î Takip” yapanların da bildiği üzre; sadece “üç-beş köşe yazısı” yazmıştır…
“Türk’ün Siyah Kitabı-YUNAN MEZALİMİ”
Bu “eser” de; çokca ve ‘haksızca’ yazıldığı, dillendirildiği “Keşke Yunan Galip Gelseydi” dediğinden dolayı; adetâ “Başına Yunan Kepi Takmış, Bir Sabık/Eski Genelkurmay Başkanımızın Yunanperverliği/Yunanseverliği/Yunancılığı” gibi ; “efkâr-ı umumiyeye”, “fikirler, düşünceler camiâsı”na “lanse etmek”ten öteye de geçmemektedir.

Hem denilmiş olan ‘cümleyi’, “ordan-burdan kırparak kuşa çevirme vakıâsı”; hem de “Türk’ün Siyah Kitabı-YUNAN MEZALİMİ” isimli “tarihî hakikatleri” gözler önüne seren bir adam; nasıl oluyor da “Yunanperver/ Yunansever/Yunancı” oluyor ki!?, dedirtiyor…
“Fesli Deli Kadir” mevzûna ise “Hakk İçin Yeni Söz Gazetesi”nin ‘köşe yazarı’ ‘açıklık getirdi…’
“Dalaksız Ahmet” yazısı gibi değildir, diye ümid ediyorum…
Üstelik; hâlen hayatta olan Ömer OKÇU Beğ’in; nâm-ı diğer HEKİMOĞLU İSMAİL Beğ’in “Deli” târifini biliyor musunuz? “Bir Deliyle Evlendim” isimli “otobiyografik roman”ında yazdığı üzre; “Amerika, günâh işlemeyenlere ‘deli’ der…”
Üstelik; “15 Temmuz’un Figüranı Mürted Cemaat mensupları”nın da; “kendilerinden olmayanlara ‘deli’ dedikleri; hattâ kabaca ‘solcular ağzı ile’ de ‘deli’ dedikleri de bir vakıâ…
Üstelik; “tarihî nokta-i nazar”dan da; “Cemheriy-e Müttefiken Amerika” da dâhil; topyekûn “Batı”nın; biz “Türklere” ‘deli’ dedikleri de ‘tarihî bir hakikat…’
Bu sebepten de olacak ki; “Batılılaşma ihaneti” isimli eserin de sahibi; “Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı” ‘Mehmet DOĞAN’ Beğ; isminin başına “D.” İlâve ettirmiştir: Dileyen “Dâhi” diye anlasın; dileyen “Deli” diye anlasın, diye…
“İNCULUZ AJANI” MES’ELESİ

“Oda Tv”nin ve “SÖZCÜ”nün Soner YALÇINLARI da,alakâlı yazılarında, “Üstâd Tarihçi”miz Kadir MISIROĞLU’nun ‘Restaurantı’ndan dem vurmakta…
“Mülk almak ne zaman suç oldu ki!?”
“Zengin Araplar” bile ‘Karadeniz Bölge’mizden; “Doğu Karadeniz Bölümü”nden ne “mülkler” almaktalar…
Bir eserinin “KGB’ce basıldığı” dillendirilen SONER’ler; “Üstâd Tarihçi”miz Kadir MISIROĞLU’nun “İnculuz Ajanı” olduğundan da dem vurmakta…
Hani “belge”n, “vesika”n…Hani “ispat”, “bürhan”, “delil”, “kanıt”.
Oldu olacak “İngiliz Ajanı” olduğunu “ispat”layan bir “fotoğraf” ta yayınlasa bâri de!!!
“LOZAN HEZİMET DEĞİLDİR…”
Velâkin “Türk Tarihi”ne eserleri ile “büyük katkılar” yapmış olan ve “Üstâd Tarihçi” ‘sıfatı’nı da hak etmiş olan Kadir MISIROĞLU Beğ ile de “tıpa tıp aynı düşünmek” mecburiyetinde değiliz…
Bendeniz, acizâne “mürekkep yalamış biri” olarak; “Lozan Hezimet Değildir… Lozan, İngilizlere göre hezimettir…Lozan, Batı’ya göre hezimettir…Dönemin Devlet-i Âlîyey-i Osmaniye adamları, yapılması gerekeni yapmışlardır…”

ELHASIL:
Bir başka “Karadenizli”; ’10 Kasım 2017’ tarihinde, bin sahifeyi bulan “Hoş geldin Atatürk” isimli eserin müellifi ve “Atatürk Vatandır” isimli ‘Vatan Sathımız’ın çoğu ‘şehirleri’ndeki ‘programları’ ile “Atatürk’e Çok Farklı Bakış” serdeten; tabiri caizse “ Atatürk aleyhinde olanlar, ya İngiliz ajanıdır; ya da Yunan ajanıdır” diyen “Haydar BAŞ Hareketi/ İcmâl Gençliği”nin “Lideri” gibi; “Üstâd Tarihçi”miz, hem ‘anti- kemalist’, hem de ‘anti- gülenist’ Kadir MISIROĞLU Beğ’in de “Rahmetli Atatürk” hakkındaki “fikirlerini, düşüncelerini”, “bir kitap/bir eseri” ile de, derli-toplu bir şekilde anlayıp, kavrayabilseydik!?
‘Karadeniz’in ‘Orta’sındaki; esasında ‘Cennet Âsâ’ bir ‘şehir’ nüfusuna kayıtlı bendeniz diyorum ki; “Hakk’ın Hâtırı Âlî’dir, hiçbir hâtıra fedâ edilmez. Kim kırılırsa kırılsın, yalnız Hakk sağolsun” vesselâm…
Terme, 03.03.2018
İsmet GÜLTEKİN
Araştırmacı-Yazar ve Öğretmen
metgultekin@hotmail.com

Hiç yorum yok: