TERME’DE BATIK-GÖMÜLÜ ŞEHİR
“- Allah(c.c.), ‘Amazonları’ yerin dibine
batırmıştı…Yaşadıkları şehri, “gömülü şehir”e, “batık şehir”e
dönüştürmüştü…’Amazonlar’, âdeta ‘helâk edilen kavimler’den olmuştu…”
Evet, Türkiye’miz umumiyetinde olduğu
üzre; bilhassa ‘Samsun Vilâyeti” ve “Terme İlçesi”nde, “Amazonları”, “Yunan
Medeniyeti” kaynaklarına, “Yunan Mitolojisi” kaynaklarına, “Tarihin Babası”
dedikleri, “Yunan Tarihçileri” kaynaklarına dayanarak ‘mahallî ve millî
gündem”e, hattâ “milletlerarası gündeme” getirmeye çalışan “zihniyet
sahipleri”, böyle demeye de getiriyorlar…
“Amazonlar”
mes’elesinde yegâne delilleri, mezkûr tür kitaplar, eserler, kaynaklar…
Haklılar…
“Millî
Medeniyet” de olan “Yunan Medeniyeti”, rahmetli Şemseddin Samileri, rahmetli
Bediüzzaman Said NURSÎleri bile etkilemişti.
Merhum
Bediüzzaman bile “Risale-i Nur Külliyatı”nda, “Amazonları” temsil göstermişti.
Velâkin
“Amazonların Başşehri Terme” dedikleri diyârda, bir tek “maddî delilleri”, en
ufak bir “maddî bulgular”ı, “arkeolojik bulgular”ı ise hâlâ yohtur…
“Bir Amazon
kemik parçası” bile yohtur…
“Delilleri”
sadece ve sadece ağırlıklı olarak “Yunan Medeniyeti”ne ait ‘yazılı eserler’dir,
‘nazariyattır’, ‘teorik’tir…
Kaldı ki,
son senelerde “Amazonlar”ın mahallî-millî-milletlerarası gündeme getiriliş
‘niyet’ ve ‘gaye’leri de, “çok boyutlu ve çok faktörlü” bir hâl de almıştır…
“Yunanlılar”dan
“İngilizler”e; “Amerikalılar”dan “Kızıl Moskof”a ve “Masonlar”a kadar, “çok
etkenler” de devreye girmiştir…
TERME’DE BATIK-GÖMÜLÜ ŞEHİR
“Amazonizm
İdeolojisi”nde “son durum” böyle olsa da; mes’eleyi yakînen takip edenler
açısından; “gözden kaçırdığımız” bir ‘reel durum’ da mevcuttur. O da şudur:
“İlahiyatçısı”ndan “Tarihçi”sine kadar, “Amazonizm İdeolojisi”ne âdeta “alet
olanlar”ın kitaplarında, eserlerinde yazdıkları bir “realite:”
“-Allah(c.c.)
‘Amazonları’ yerin dibine batırmıştı…Yaşadıkları şehri, “gömülü şehre”, “batık
şehre” dönüştürmüştü…’Amazonlar’, âdeta “helâk edilen kavimlerden olmuştu…”
Ve
“Terme’de, böylece “batık şehir”, “gömülü şehir” oluşmuştu…” izahatlarını ise “gözden kaçırıyoruz…”
“Gözden
kaçırıyoruz”, çünkü “Türk Medeniyeti”nin, “Türk Mitolojisi”nin, “Türk
Tarihi”nin fikir-düşünce kaynaklarından beslenilmiyor…
Çünkü, geçenlerde
yazdığımız “İtalya’daki Terme”(1) araştırma yazımızdan da anlaşılacağı üzre;
meselâ, “Millî Medeniyet”lerden “Roma Medeniyeti”, “Terme”ye, “Terme” diyordu
ve öyle “Amazonlar”dan hiç mi hiç bahsetmiyordu…
Velâkin,
mevcut ‘realite’ böyle de olsa; “Amazonlar’ın helâk edilen kavimlerden olması;
Yaradan tarafından yerin dibine batırılmaları; yaşadıkları şehrin,
“batık-gömülü şehre” dönüştürülmüş olmaları; “Amazonlar”ın
mahallî-millî-milletlerarası gündeme getirilişindeki “fecaati” de, “facia”yı da
düşünmemizi elzemleştiriyor.
Öyle ya;
“Çağdaş Paganist”cesine, muhtelif sebeplerden; “helâk edilmiş bir kavmi”,
binlerce sene sonra “gündem”e getirmek de ne demek oluyordu ki?
“GÖMÜLÜ ŞEHİR SİMENİTA”
“-Azıtmışlar,
yoldan çıkmışlar, ahlakî değerlerini çiğnemişler, erkeklerine büyük zulümler
yapmışlar,fakiri, fukarayı ezmişler,garibi,kimsesizi gözetmemişler, doğruyu
bâtıl, bâtılı hak bellemişler; toprak bu azgın milletin ağır günahlarını
üstünde taşıyamamış olacak ki, gecenin birinde insanlarıyla birlikte yerine
dibine çökmüş,bütün şehirdeki insanlar, su ile boğulmuş…”(2)
“Terme’nin
Göller Bölgesi” denilen “Simenit Gölü, Akgöl ve Silindir Gölü” diyârında,
bilhassa “Simenit Gölü” üzerinde, “Simenita” isimli “Kraliçe” yönetiminde
yaşayan ‘Amazonlar’, âdeta “İkinci Nuh Tufanı”nı çağrıştırırcasına, “sular
altında” kalarak; yerin dinine batırılmıştı.
Çünkü,
“azmayın, azıtmayın, Tanrı’yı dinleyin” emirlerine isyan edilmiş, “çok daha
fazla azıtmışlardı…”(3)
“Simenit
Kenti…” “Simenit Şehri…”
“Simenite
kenti yerin dibine batıp, üstü sularla dolunca, yerinde bugünkü Simenit Gölü
oluşmuş…”
“Gömülü
şehri”n üstündeki Simenit Gölü…Altı kendi başına bir tarih, bir hazine
imiş…Simenita adında bir ‘Ulu Şehir…’ “Simenita isimli bir Kraliçe’nin
yönettiği şehir…”(4)
Günümüzde,
yüzlerce “kuş türleri”nin barınma ve çoğalma alanı da olan, su kanallarının da
olduğu, tabaiat güzelliğinin de doruklarda olduğu, zaman zaman su taşıtları ile
gezilerin yapıldığı, zaman zaman da, su kanallarına atılan atıklar ve tarım
arazilerinin ilaçlanması ile su kirliliklerinin ve zehirlenmelerin olduğu
“Terme’nin İncisi”, hattâ “Karadeniz’in İncisi” de denilen “Terme Gölyazı
Mahallesi”, “Terme Göller Yöresi…”(5)
“İçerisinde
Tarihî Kalıntılar Bulunan Simenit Gölü Keşfedilmeyi Bekliyor”(6) da denildiği
üzre; “Simenit Gölü’nün altında yerleşim yeri olabileceği kalıntılar”dan ve
“rivayetlere göre burada batık şehir…Derinliği 1,5-2 metre derinlikte olup,
“lığ” denilen çamurla kaplı, yer yer derin bölümleri de olan ; gölün doğu
kısımı sazlıklarla kaplı, gölün içerisinde ağaçlarla kaplı bir de ada
bulunmakta…Akgöl ise daha derin göl…”(7) malumatları…
2005’LERDE ARKEOLOJİK ARAŞTIRMALAR
2005’lerde
mahallî-millî ve belki de milletlerarası gündeme gelen; “Samsun’da Batık
Şehir”(8) haberleri:”- Balıkçı Özcan SANCAK’ın Samsun Valiliğine bir dilekçe
ile başvurusu…”Batı Park Sahili”ndeki “Kayıp Limanı”; “Terme Göller
Bölgesi”ndeki “Kayıp Antik Kenti”
“gördüğü” sözleri…
“Bodrum
Sualtı Arkeoloji Müzesi”nden gelen “dalgıç arkeologları”n tahkikleri…
Velâkin
“bir Amazon kemiği”nin bile bulunamayışı…
Ve yine
dönemin “Belediye Başkanları”nın da, “Geleceğin Simenit Gölü Projeleri” ve
“Simülatif Görüntüleri…”(9)
Ve yine
“Amazonların Varlığına İman Etmiş” bir başka dönemin “Terme Belediye Başkanı”nın,
“Samsun’da Batık Şehir” hakkındaki açıklamaları…(10)
GELECEKTE TERME ŞEHRİ, BATIK-GÖMÜLÜ
ŞEHİR OLUR MU?
“İlim
Adamları”, neredeyse “Terme Tarihi”nde, her sene “sel felâketi” meydana
geldiğinden de bahsedecekler…
“Amazonları”
mahallî-millî –mlilletlerarası gündeme getirenler ise; mesnet gösterdikleri
kitaplara, eserlere, kaynaklara göre, “Terme Gölyazı Mahallesi”ndeki, “Terme
Göller Yöresi”ndeki, bilhassa “Amazonların Yaşadığı” “Simenita Şehri”ndeki,
“Simenit Gölü”nün oluşumunu böyle izah ediyorlar:
Âdeta
“İkinci Nuh Tufanı” gibi, “Sel Felâketi” ile…
Ve
“Amazonların Varlığına İman Edercesine” de, “- Allah(c.c.), ‘Amazonları’ yerin
dibine batırdı. Yaşadıkları şehri batık şehre, gömülü şehre dönüştürdü.
‘Amazonlar’, âdeta “helâk edilen kavimler”den oldular…” diye de
yazıp-çiziyorlar…
Ve
“sebepler”ini de sıralıyorlar…
İmtihanlar ,“Tufandan
Önce…”
“Gelecekte
Terme Şehri, Batık-Gömülü Şehir Olur mu?”
Allah(c.c.)
bilir…
Terme, 14 Aralık 2019
İsmet GÜLTEKİN
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
Dip Notlar:
(1): İsmet GÜLTEKİN, “İtalya’daki
Terme”, facebook/igltk ve Terme Birlik MEFKÛRE(blog)
(2): Rahmi ÖZEN, “Depreli Hasan”
Romanı,”Terme’nin İlk Romanı”,s. 2 ile
“Canikler’e Bakan Gömülü Şehir-9” Bölümü(s.119-125)’deki s.122,123 ve
124,Kültür Bakanlığı Yayınları,2001-Ankara
(3): Rahmi ÖZEN, “Amazonika”,Terme
Birlik MEFKÛRE-Birlik Olmadan, Dirlik Olmaz-,Tefrika edilen kısımlardan,
s.21,s. 22, 15 Eylül 2001
(4): Rahmi ÖZEN, “Depreli Hasan”, adı
geçen eser, “Simenit Kenti”, s.122
(5): “Terme’nin İncisi Simenit
Gölü’nün Doğal Güzelliği Mercek Altında”,m.haberler.com,9.01.2014 ve
“İçerisinde Tarihî kalıntılar Bulunan Simenit Gölü Keşfedilmeyi Bekliyor”, www.haberler.com, 21.08.2012
(7): samsun.ktb.gov.tr,(Neredeyim:Gezilecek
Yerler-Terme)
(8): “Samsun’da Batık
Şehir”,samsunlife.net,2015
(9): “Terme Akgöl ve Simenit Gölü Projesi”,”Turizm
Diyârı Samsun”, Osman GENÇ Paylaşımı, www.gazetearena.com,10
Aralık 2018
(10): “Samsun Amazonlarının
Vatanındaki Batık Şehir”,www.haberler.com,2014,(dailymation),(DHA),4 dakika 26
saniye(video)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder