9 Şubat 2020 Pazar

VEFÂTININ 19.YILDÖNÜMÜ HÂTIRASINA .. "ŞEYH'ÜL MUHARRÎRİN/MUHARRİRLERİN ŞEYHİ" RAHMETLİ AHMET KABAKLI HOCA'MIZIN BABASI ,"ŞEYH SAİD İSYANI OLAYLARI"NDA MI "ŞEHİD' EDİLMİŞTİ?

VEFÂTININ 19.YILDÖNÜMÜ HÂTIRASINA ..
"ŞEYH'ÜL MUHARRÎRİN/MUHARRİRLERİN ŞEYHİ" RAHMETLİ AHMET KABAKLI HOCA'MIZIN BABASI ,"ŞEYH SAİD İSYANI OLAYLARI"NDA MI "ŞEHİD' EDİLMİŞTİ?

Senelerden beri, beynime bir "kıymık" gibi mıhlanmış bu suâlin cevabı; İsa Beğ'in "Kabaklı Hoca" (1) isimli eserinde vardır, niyet ve düşüncesi ile "internet"ten istettim.
Hararetle, büyük bir iştiyâkla beklediğim "Kabaklı Hoca" kitabı, nihayet, dün, "Cuma saat"lerinde geldi.
Bu kitap gelinceye kadar ki vetirede;"Türkiye Yazarlar Birliği"nden de,"1989 Fikir Ödülü" de almış olan, iki ciltlik, "Yakın Tarih"imize, âdeta "Türk-İslâm Ülküsü" gözü ile ışık tutan "Temellerin Duruşması"(2) isimli eserinin;"Terakkiperver Fırka, Şeyh Said ve Bitiş"(3) bölümünü, yine hararetle ve büyük bir iştiyâkla okudum.
Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın, her zaman ki üslûbu da olan;'kalemini bükmeden hakk ve hakikat hesabına" göre;"Şeyh Said İsyanı", "olduğu gibi" değerlendirilmiş.
Sizlerin de "Tarihî Hakikat" namına okumanızı tavsiye ederim.
Velâkin; rahmetli babasının "Şeyh Said İsyanı Olayları"nda "şehid" edildiğine dair bir harf bile yoktu...
Benim de şahid olduğum üzre; "Araştırmacı Gazeteciliğin Duayenleri"nden "Uğur MUMCU", yanlış hatırlamıyorsam;"İslâm-Türk Ayaklanması"(4) isimli eserini hazırlarken; rahmetli Kabaklı Hoca'nın babasının "Şeyh Said Isyanı Olayları"nda "şehid" olup-olmadığı mes'elesi hakkında, çok kısa süren bir "telefon" görüşmesi ile "fikir teatisi"nde bulunmuştu...
"KABAKLI HOCA"-"HARPUT'UN YETİMİ"
Artık yine "internet"ten 'sipariş' verdiğim, İsa Beğ'in "Kabaklı Hoca" isimli kitabını, hararetle ve iştiyâkla beklemekten başka çare de yoktu.
Yine bu "bekleyiş vetiresi"nde, "Temellerin Duruşması" isimli eserinin "Terakkiperver Fırka, Şeyh Said ve Bitiş" (5) bölümünü okuyup bitirdiğimde; kendi kendime;"Bak görüyorsun...Kabaklı Hoca'm;""Din Adamları Topun Ağzında" alt başlığında;"...Din adamlarına ve dine karşı da korkunç devlet terörü başlatılmış..." Hattâ,"Bak görüyorsun; Kabaklı Hoca'm, "Haksız ve tutarsız sebeplerle sırf devlet terörü için yapılan bu zulümleri de" listelemiş..(6) dedim...
Geçenlerde, bir yazımda,"malûm zihniyet"in "Altı Ok"unu, çok "yumuşak"ca,"Mehmet SARAY"ca ve ""Mümtaz TURHAN"ca değerlendirmiştim.
Biliyor musunuz, rahmetli Kabaklı Hoca'mız "Altı Ok" u nasıl değerlendirmiş?
"...Çoğu birbirine zıt anlamlar taşıyan ve bağdaştırılamayan bu "sloganların..."(6)
"Aslında oradan buradan, faşist komünist rejim sloganlarından derlenen bu basit sloganlar, Atatürk'ün ağzından çıkmamış olduktan başka; belki de onun haberi bile olmadan getirilip kalıbına uydurularak yerleştirilmiştir."(7)
Ve yine "Lâkin, oradan buradan derlenmiş bu Altı Ok'a "Atatürk ilkeleri" adı verip bu adı yaymak ve hele onları, değişmez, belirsiz kanunlar olarak Anayasa'ya geçirmek suretiyle Türk sosyal ve siyasî hayatına büyük kötülükler yapmıştır...."(8)
Mezkûr eserinin alakalı kısımlarının tamamını okuduğumuzda; rahmetli Kabaklı Hoca'mız; âdeta "Altı Ok'un İçyüzü" nü ortaya koymuş...
Böyle "düşünceler anaforu"nda, âdeta "fikir çilesi" çekerken; yine malûm "emperyal zihniyetler" de dahil;"insî-cinnî-şeytanî mahlûkatlar";"Ahmet KABAKLI "Devlet Düşmanı..." Bak "Devlet'in MEB Ders Kitapları"nda, esâmesi okunmuyor" tarzında, beni "totaliterce şartlandırma"ya çalışmazlar mı?
"Araştırmacılık","ser de var " ya; hemen "not"umu aldım.
"Tamam" dedim;"Devlet'in MEB Ders Kitapları"nı, dördüncü sınıf "Türkçe"den itibaren; on ikinci sınıf "Türk Dili ve Edebiyatı" kitabına kadar, şöyle bir tahkik edeceğim...
Kısa yoldan, "İmam-Hatip 9.Sınıf"a giden oğlumun,"Türk Dili ve Edebiyatı Kitabı"nı tetkik ettim ki; rahmetli Kabaklı Hoca'mızın da "Devlet Düşmanı" olduğu, büyük bir " dezinformasyon", büyük bir "yalan" dı.
Çünkü "Devletimizin 9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı" kitabı; bilâkis, rahmetli Kabaklı Hoca'mızın "Edebiyat Nedir?" (9) yazısı ile başlıyordu.
Üstelik "ders kitabı"nın "ön kapağı"ndaki bazı "Edebiyatçılarımız"ın "fotoğrafları" arasında, rahmetli Kabaklı Hoca'mızın da "fotoğrafı" vardı...(10)
EVET,"KABAKLI HOCA-HARPUT'UN YETİMİ"
Ve "Cuma Namazı" sonrası, hararetle büyük bir iştiyakla, "Kabaklı Hoca" kitabına sarıldım...
"Beynime kıymık gibi mıhlanmış" mezkûr suâlime cevap bulabilmek için.
Çünkü, "Uğur MUMCU"nun "İslâm-Kürt Ayaklanması" isimli eserinde de, rahmetli Kabaklı Hoca'mızın babasının;'Şey Said İsyanı Olayları"nda "şehid" edildiğine dair, hiçbir bilgi de yoktu...
İsa Beğ, eserinin daha ilk sayfalarında,"Harput'un Yetimi" bölümünde, habire ve çok sayıda "babasının ölümü"; "babası Ömer Efendi'ye kaybettiği"nden; "ölümünün bir kaza sonucu olduğundan"; ""Ömer Efendi öldüğünde"n dem vuruyor; öyle "Şeyh Said Isyanı" sırasında "şehid"edildiğine dair bilgilere yer vermiyordu.
Herhalde mezkûr suâlin tam doğru cevabı şu izahatlar idi:
"Kabaklı, babası Ömer Efendi'yi kaybettiğinde henüz iki buçuk- üç yaşındadır. Ondan hatırladığı hiçbir şey yoktur hâfızasında. 1927 yılında doğan kardeşi Ömer ise babasını hiç görmemiştir. Zira; onun doğumundan üç ay önce büyük Ömer Efendi vefât etmiştir.Ömer Efendi'nin ölümünün bir kaza sonucu olduğu, aile arasında yaygın şekilde bilinmektedir. Anlatılanlara göre,"Harput Kalesi altında bulunan bir askerî cephanelik infilak ettiği sırada, Ömer Efendi de o civarda bulunmaktadır ve bu infilak sırasında can vermiştir."(11)
Dolayısiyle;"1927'de bir kaza sonucu" "şehid" olmuş olan rahmetli Kabaklı Hoca'mızın babası "Ömer Efendi"nin; "kronolojik" olarak da;"1925 Şeyh Said Isyanı"nda "şehid" edilmesi muhaldi...
KABAKLI HOCA'MİZIN EBEVEYNLERİ
İsa Beğ, habire mezkûr kitabında, benim ilk defa öğrendiğim "yeni bilgiler"i de yazmıştı:
1- Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın babası, neticede "şehid" Ömer Efendi; "hem Harput'taki Sara Hatun Camii'nin müezzinliğini ve farraşlığını(temizlik ve bakım sorumluluğunu) yapmakta, hem de Keşoğlu Meydanı'nda bir dükkan işletmekredir."(12)
2- Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın babası "Şehid Ömer Efendi", "3 evlilik" yapmış, "3 eşi" vardı.
Meşhur "türkücü"müz Esat KABAKLI,"Şehid Ömer Efendi"nin ilk eşi Sündüs Hanım'dan olma Sıtkı'nın oğlu..(13)
3- Rahmetli Kabaklı Hoca'mız ise babası "Şehid Ömer Efendi"nin üçüncü eşi olan Pertekli Bölükbaşıların kızı Münire Hanım'dan olma.
Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın annesi Pertekli yani "Dersim Pertekli","Tunceli Pertekli..."
Ve yine rahmetli Kabaklı Hoca'mızın "Dersim Pertekli","Tunceli Pertekli" annesi Münire Hanım, 1930'da ikinci bir evlilik de yapmış...(14)
4- Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın "çocukları","evlatları" yok...
1952 yılında Aydınlı matematik öğretmeni Meşkûre Hanım'la evlenen rahmetli Kabaklı Hoca'mız; kendisi ikinci evliliğini yapmış olan Meşkûre Hanım'ın ilk evliliğinden olma Taner'i de nüfusuna alır ve Taner KABAKLI oğlu olur.(15)
ŞÂİR AHMET KABAKLI HOCA
İsa Beğ'in de, geniş iktibaslar yaptığı "Kabaklı Hoca"mızın "çoçukluğu"nu anlattığı eseri "Ejderha Taşı" ise; vurgulandığı üzre; sadece "çocuklar"mızın değil; biz "yetişkinler"in de "el kitabı" mesabesinde olsa gerek.
"Yeni şeyler söylemek" bâbından; 'Şeyh'ul Muharrîrin/ Muharrirlerin Şeyhi" ve elbette İsa Beğ "Kabaklı Hoca" isimli eserinde hiç zikretmese de,"Rifaî Şeyhi" olarak da bildiğimiz rahmetli Kabaklı Hoca'mızın "şair" ciheti de var.
Rahmetli Kabaklı Hoca'mız "şâir" de.
"Şâir Ahmet KABAKLI" diyebileceğimiz "Kabaklı Hoca" isimli kitabın "Şiir Güldesti"(16) bölümünde, rahmetli Kabaklı Hoca'mızın;"Fatih Söyler","Yunus'un Gülleri","Ömer Hayyam'dan İki Rubai" ve "Eski Kavga" şiirlerine yer verilmiş.
Rahmetli Kabaklı Hoca'mızın "Mart 1954" de yazdığı "Fatih Söyler" şiiri, şu mısralar ile bitiyor:
"Baka...yiğitlerim benim
Sema oldum üstünüze
Göresiz her seher beni
Kubbelendim denizlendim
Vatan oldum üstünüze
Sevesiz her seher beni."
NETİCE-İ KELAM
Seneler önce yazdığım;"Rahmetli Ahmet KABAKLI HOCA,"Mürted Cemaat"in Yayın Organı "Zaman Gazetesi"ne Nasıl Yan Çizmişti?" mes'elesinde ise İsa Beğ,"mezkûr kitabında,"yeni şeyler" yazamamış, âdeta "es geçmiş..."
"Marksistlerin ölüm listelerine de girebilmiş"(17) ,hiçbir grubun, partinin ve hizbin adamı da olmamış;"Türk Milliyetçisi" ve "Türk-İslam Ulküsü" bakışlı rahmetli Kabaklı Hoca'mızı, vefâtının 19. Yıldönümünde; rahmetle yâd ediyorum.
Terme, 1 Şubat 2020
İsmet GÜLTEKİN
metgultekinQhotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci

Dip Notlar:
(1): İsa KOCAKAPLAN,"Kabaklı Hoca", Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları:227; 1. Baskı, Şubat 2019, http://www.xn--turkedebyati-84b.com.tr/
(2): Ahmet KABAKLI,"Temellerin Duruşması",-Türkiye Yazarlar Birliği 1989 Fikir Ödülü-,Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, Fikir Eserleri Dizisi:1, 20.Baskı,İstanbul
3-Ahmet KABAKLI, adı geçen eseri, s.267-278
(4): Uğur MUMCU,"İslam-Kürt Ayaklanması", 
(5):Ahmet KABAKLI, adı geçen eseri, s.267-278
(6): Ahmet KABAKLİ, adı geçen eseri,"Altı Ok" kısmı, s.321
(7): Ahmet KABAKLI, adı geçen eseri. s.321
(8): Ahmet KABAKLI, adı geçen eseri,s.322
(9): "9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı MEB Ders Kitabı", "Edebiyat Nedir?",
(10): Adı geçen MEB Ders Kitabı "Ön Kapak",
(11): İsa KOCAKAPLAN, adı geçen eseri, s.14
(12): İsa KOCAKAPLAN, adı geçen eseri, s.14
(13): İsa KOCAKAPLAN; adı geçen eseri; s.14
(14): İsa KOCAKAPLAN, adı geçen eseri, s.15
(16): İsa KOCAKAPLAN, adı geçen eseri, s.127-132
(17): İsa KOCAKAPLAN, adı geçen eseri, s.19, 35,39

Hiç yorum yok: