BİR KİTAPTA ANCAK BU KADAR “TASHİH
HÂTÂLARI” OLUR:
“ S. Ahmet Arvasî
TÜRK-İSLÂM ÜLKÜSÜ I-II-III
BİLGEOĞUZ”(*)
Bu Ramazan-ı Şerif ayında okuduğum
“kitap”lardan biri de rahmetli Seyyid Ahmed ARVASÎ Hoca’mızın “Türk-İslâm
Ülküsü” isimli eseri. “Yayıncılık sektörü”ne
yeni yeni adım atmış olan “Bilgeoğuz yayınları” tarafından basılan
“eser”, “Türk-İslâm Ülküsü”nü ilk defa “tek cilt” hâlinde, “Türk-İslâm Ülküsü
I-II-III” şeklinde yayınladı. Bildiğimiz üzre, zamanında “Ocak Yayınları ”
tarafından, 3(üç) ayrı cilt hâlinde, 1983’lerde
basılmış eserleri hararetle okumuştum. Yine bildiğimiz üzre, asla ve
kat’a “sağ-sol kavgası” olmayan 1970-1980 seneleri arasındaki “fikrî
mücadele”de, bizim meşhur “Hergün
Gazetesi”, ilkin 20 Aralık 1975’de, “Ülkücü Hareket’in Hamle Günü” ile ilk
hamlesini yaptıktan sonra, 03 Şubat 1976, Salı tarihi itibari ile “Daha Güzel
–Daha Güçlü Türkiye HERGÜN Gazetesi” ile “Türk Basın Hayatı”nda
“Milliyetçi-Ülkücü Camiâ’nın Sesi” hâline gelmişti. Rahmetli Ülkücü Şehid İlhan DARENDELİOĞLU, Necdet SEVİNÇ, Necmettin
HACIEMİNOĞLU, Taha AKYOL gibi “kalem”ler de “Başyazar”lık yapmışlardı ve
rahmetli ARVASÎ Hoca’mızın yazıları da, ikinci sayfada, “Türk-İslâm Ülküsü”
isimli “köşesi”nde yayınlanmakta idi.
Ne “Ocak Yayınları”, ne de “Türk-İslâm
Ülküsü”nü “tek cilt” hâlinde basıp yayınlayan “Bilgeoğuz Yayınevi”, maateessüf,
böyle bir izahat yapmadılar. Halbu ki, yeni yetişen gençleri daha doyurucu
“menşeî”ler gösterebilmek için, böyle izahatlar yapmak elzemdi, elzemdir. Kaldı
ki, bilhassa 03. Şubat. 1976, Salı tarihinden 1980 12 Eylül’üne kadar
neşredilmiş ve akabinde “kapanmış, kapatılmış”, “Daha Güzel-Daha Güçlü Türkiye
HERGÜN Gazetesi”nin en azından “arşiv”ini inceleyemeyen her “Milliyetçi”, her
“Ülkücü”, her “Alperen yahut Ülkücü Alperen” ziyandadır, eksiktir, noksandır,
nâkıstır.
İşte büyük bir sabır ve metanetle böyle
bir “Hergün Gazetesi Arşiv taraması”, “dökümanter bir çalışma” yapmış olan
Hakkı ÖZNUR Beğ’in altı ciltlik devasa “Ülkücü Hareket” isimli çalışması da
böyle bir nâkıslığı da giderme yolunda çok ehemmiyetli bir çalışmadır. Şahsen
ben bile böyle bir devasa “dökümanter bir çalışma” da olan altı ciltlik “Ülkücü
Hareket” isimli eseri zamanında almama rağmen; bizatihi “Daha Güzel Daha Güçlü
Türkiye HERGÜN Gazetesi”nin mevcut “arşivi” ni İstanbul Beyazıt Devlet
Kütüphanesi’nde bir çalışmam sebebiyle de incelerken; neredeyse bütün yazıları
“akıllı telefonuma” kaydetmek istemiştim. Fakat, Hakkı ÖZNUR Beğ, “Ülkücü
Hareket” isimli altı ciltlik “dökümanter çalışması” ile zaten neredeyse “bütün
HERGÜN Gazetesi yazılarını kaydetme işi”ni yaptığını bile sonradan farkına
vardım…
Yine bildiğimiz üzre, “Yusufîye
Medreseleri” sonrası, “yüz on bir günlük” “Mamak Yılları” sonrası, 1980’lerden
sonra “Türkiye Gazetesi”nde, “Hasbihâl” isimli “köşesi”nde, mutad yazılarına
devam etmiş olan rahmetli ARVASÎ Hoca’mızın bütün bu yazıları da, altı cilt
hâlinde, “Hasbihâl” ismi ile “Burak Yayınları”nca neşredildi. “Size
Sesleniyorum 1” ve “Size Sesleniyorum 2”yi ise “Türkiye Gazetesi” kitaplaştırmıştı…
“TÜRK-İSLÂM ÜLKÜSÜ I-II-III”
‘TASHİH HÂTÂLARI’NDAN GEÇİLMİYOR!
“İmam Şafî yazmış olduğu ‘er-Risale’
isimli eserini seksen(80) defa gözden geçirdiği hâlde yine ‘tashih hâtâları’na
rastlamıştır. Talebesi el-Muzeni şöyle anlatır:”’er-Risale’yi Şâfî’ye
seksen(80) defa okudum. Her defasında mutlaka bir hâtâya rastlıyorduk. Sonunda
Şâfî :”- Bırak, boşver. Allah(c.c.) kendi kitabı dışındaki bir kitabın sahih
olmasını kabul etmemektedir.” dedi.(1)
Yine bu “tashih hâtâları”nı düşünürken,
www.dünyabizim.com.tr sitesinde
“Ötüken Yayınevi” sorumlusu ile yapılan “yayıncılık mes’elesi”ni mevzû edinen
“ropörtaj”da, “Ötüken Yayınevi”nin “ilk bastığı eser” olan rahmetli Necip Fazıl
KISAKÜREK’in “Reis Bey”ini basarken yaşadıkları “tashih hâtâları” ilgili hâtıra
çokca dikkat çekici idi. Öyle ki, rahmetli Necip Fazıl KISAKÜREK, sadece
“ceket- caket” ‘tashih mes’elesi’nde, zamanın “ulaşım şartlarının zorluğu”
yanında, adetâ “caket”i “ceket”
yaptırabilmek, mevcut “tashih hâtâsı”nı giderebilmek için, “tashihler bile
torpille yapılmış” dedirtiyordu.(2)
Şahsen,bu ramazan-ı şerif ayında, “Türk-İslâm Ülküsü I-II-III”ün öncelikle
“Türk-İslâm Ülküsü II”nin “IV. Bölüm”ündeki “Antitezlerimiz”i(sayfa 522-538);
sonra “Türk-İslâm Ülküsü I”in “Birinci Bölüm”ünü(sayfa 25-90); sonra da
“Türk-İslâm Ülküsü III”ün “Bölüm 1-İslâm’da Millî Eğitim Sistemi”ni(sayfa
543-642) okuyabildim. Sahiden de birden fazla, “Bir kitapta ancak bu kadar
‘tashih hâtâları’ olur”, dediğimi hatırlıyorum.
MİSÂLLER
Daha neredeyse eserin ilk kısımlarında,
“Neden Türk-İslâm Ülküsü?” başlıklı yazının ilk cümlesinde başlayan ‘tashih
hâtâları’: “bu” yerine “hu” ; “diğer” yerine “diter”, “din” yerine “elin”; “ve”
yerine “ye”(s.25)..
Yine “bağlı” yerine “başlı”(s.26);
“mal” yerine “mai”; “Muhammed” yerine “Muhammet”(s.39) yazılmış.. Neredeyse
“Türk-İslâm Ülküsü I-II-III” eserinin tamamı boyunca, “Kur’an-ı Kerim” yerine
“Kur’an-i Kerim” yazılmış….
“kavramlarda” yerine “kavram
farda”(s.36); “İnsanın” yerine “İnşanın” (s.48); “sonsuzu” yerine “tonsuzu”(s.48);
“demektir” yerine “elemektir”(s.60); “gönlümüzü” yerine “gömümüzü”(s.70);
“beri” yerine “Deri” (s.76); “Şamanlığa” yerine “samanlığa” (s.80); “yazar”
yerine “yatar” (s. 80); “halde” yerine “halelele”(s.82); “avucunda” yerine
“ovucunda”(s.524); “18.” yerine “13.”(s. 525); “bilmez” yerine “bitmez”
(s.530); “asırları” yerine “fışırları”-‘fışırlar ne demekse?-(s.557); “cansız”
yerine “dansız” (s.558); “sana indirilene” yerine “sana indirilenene” (s.559);
“tesbih” yerine “teşbih” (s.564);”Şartlarını” yerine “Şortlarını” (s.573); “ait
bilgiler” yerine “pıt bilgiler” (s.573); “buyurulmaktadır” yerine
“Duyurulmaktadır” (s.576); “size” yerine “sizle” (s.576); “bilen” yerine
“hilen” (s.585); “bizi” yerine “biz” (s.601); “zaman” yerine “Camcın” (s.601);
“görüşlerin” yerine “gömüşlerin” (s.603); “takatları” yerine “tokatları”
(s.606); “tembel” yerine “temel” (s. 607) ve “bunlar” yerine “banlar”(s.621)
yazılmış….
NETİCE-İ KELAM
“Bilgiyi yazıya bağlayınız.”
buyuruyor Rasulullah(s.a.v.)
Efendimiz..”Türk-İslâm Ülküsü I-II-III”ün tamamını okuyup bitirebilseydim daha
ne çok ‘tashih hâtâları’ ile karşılaşırdım ki!? Hele de daha sayfa
seksendörtteki, “2(iki) paragrafın tekraren basılması….”
Elbetteki “yayıncılık sektörünün
erbâbları”, “tashihler mes’elesi”nin yayıncılıkta ne kadar ehemmiyetli olduğunu
daha iyi bilirler…Benim bildiğim, en basitinden “yayıncılığın kırık notları”
olduğudur…
Kanaatimce, rahmetli Seyyid Ahmed
ARVASÎ Hoca’mızın “Daha Güzel Daha Güçlü Türkiye HERGÜN Gazetesi”nde, 03. Şubat
.1976,Salı tarihli “Türk-İslâm Ülküsü” isimli “köşesi”ndeki yazılarından
mürekkep “tek cilt hâlinde” basılıp yayınlanmış “Türk-İslâm Ülküsü I-II-III”
isimli eseri, bırakınız seksen(80) defa okunmayı, sekiz(8) defa bile okunup
‘tashihi yapılmadan’ neşredilmiş..
Allah(c.c.) ıslah etsin.(Âmin)
Terme, 05. Ağustos.2014
İsmet GÜLTEKİN
Dip Notlar:
(*): S. Ahmet Arvasî, “Türk-İslâm
Ülküsü I-II-III”, Bilgeoğuz Yayınları, Aralık 2013, İstanbul
(1): Zikreden Abdullah Feyzi
Kocaer,’Sunarken’, “Sahih-i Buhârî-muhtasarı Tecrîd-i Sarih’, 1. cilt, Yeni
Şafak Gazetesi’nin ‘Kültür Armağanı’, Nisan 2004, sayfa 3;(Keşfü’l –Esrâr, 1.
4)
(2): ‘Necip Fazıl’ın Reis Bey’i Nasıl
Yayınlandı?’, www. dünyabizim.com.tr, 07.Temmuz. 2014, Pzt.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder