25 Mayıs 2019 Cumartesi

"AMAZONLAR-MIŞ!..."(*)

"ASKER","EDEBİYATÇI-YAZAR" ,
M. HALİSTİN KUKUL HOCA YAZDI:
"AMAZONLAR-MIŞ!..."(*)

* "Amazonlar, isminden de anlaşılacağı üzre, Yunanca bir kelimedir. Yâni, Türk milletiyle ve hele de dînimiz İslâm’la zerrece bir alâkası yoktur."
* "Zâten bunların, erkekleri de yoktur. Siz, hiç “amazon erkekleri” diye bir tâbir duydunuz mu?"
* "Sadece “amazonlar” veya yanlış olarak “amazon kadınları” diye söylenir. “Amazon kadınları” demek yanlıştır, çünkü, “amazon” zâten tek başına “kadın” olduklarını da ifade etmektedir."
* "Kaldı ki, Türk milletinin millî sembolü olan bir “Bozkurt” vardır. Bozkurt’un dişisine ise, “asena” denilir..."
28 Nisan 2019 tarihli Samulaş Tramvay Gazetesi’nin 13. Sayfasında bir haberle karşılaştım. Sâdece, bizi ilgilendiren bölümünü naklediyorum.
Başlık: “Amazonların gözü üst ligde”
Ve haber şöyle devam ediyor:
“KADINLAR Futbol 2. Ligi’nde mücadele eden İlkadım Yabancılar Pazarıspor gözünü bir üst lige dikti. Kırmızı beyazlılar, sezonun tamamlanmasına üç hafta kala 54 puanla 5. Sırada yer alyor. Sezon sonunda ilk üç sırayı alan takımlar 1. Lig’e yükselecek. Samsunlu amazonların ise 3. Sıradaki Fomget Gençlik ve Spor ile arasında 8 puan fark bulunuyor...”
Anlaşılan o ki, “Fomget Gençlik ve Spor”lular, “amazon” değil!..
Samsun’a öyle bir “mühür” vuruldu ki, her nereye gitsen bir “amazon” ve her neye baksan bir “amisos”la karşılaşıyorsun!..
Bu mührü vuranlar, bunun vebâlini elbette ki omuzlarında taşıyacaklardır...
Fakat, bilmeden hattâ mâsûmâne bir şekilde bu haberi yapan her kim ise, onun da, “amazonlar” kimmiş, nasıl birileriymiş, bizim genç kızlarımıza bu hitâp yakışır mıymış diye bir araştırma yapmasını ve en azından, benim bu hususta yazdığım yazıları mümkünse tâkip etmesini istirham edeceğim.
Sanıyorum ki, bu seviyede bir “kültür tahribatı”, hiçbir şehrimizde mevcut değildir...
Amazonlar, isminden de anlaşılaşağı üzre, Yunanca bir kelimedir. Yâni, Türk milletiyle ve hele de dînimiz İslâm’la zerrece bir alâkası yoktur.
Zâten bunların, erkekleri de yoktur. Siz, hiç “amazon erkekleri” diye bir tâbir duydunuz mu?
Sadece “amazonlar” veya yanlış olarak “amazon kadınları” diye söylenir. “Amazon kadınları” demek yanlıştır, çünkü, “amazon” zâten tek başına “kadın” olduklarını da ifade etmektedir.
Kaldı ki, Türk milletinin millî sembolü olan bir “Bozkurt” vardır. Bozkurt’un dişisine ise, “asena” denilir...Şimdi bir teklifte bulunayım: Bunlar için, “Samsunlu asenaların gözü üst ligde” desek, ne dersiniz?
Cevabını ben vereyim. Birileri hemen ayağa kalkar ve “Vay!..” ile başlar!..
Vay! Öyle mi? Türk söz konusu olunca, vay!..
Binlerce liralık “amazon heykeline”, vay, değil, ‘asena’ya vay öyle mi?!...Milyonca liralık “amazon köyüne” vay değil de, “Bozkurt”a vay, öyle mi?!..
“Amazon kanalı’na, “amazon tepesi’ne...vay değil de, millî sembole vay, öyle mi?!
Peki bu işin halli için siyâsetçiler ne güne durmaktadır!..Târihçiler ne iş yapmaktadır!..Sosyal bilimciler ne için vardır!..Hele de ilâhiyatçıların, böyle bir mes’elesi hiç mi yoktur!
Meselâ, bu devâsa heykele; meselâ, bu aslı astarı olmayan “amazon köyüne” yapılan masraf, hiç mi, maddî ve mânevî israf sınıfına dâhil edilmez? Hiç mi zaman israfı sayılmaz? Hiç mi yetimin-öksüzün hakkı diye düşünülmez!..Vah ya!!!
“Amazon”, -haşa- Nene Hatun mudur, Şerife Bacı mıdır, nedir?
Yoksa...
İstiklâl Mücâdelesi döneminde, eline silâhını alarak Nebiyan Dağları’nda, Rum ve Ermeni çetelerine karşı vatanını koruyan “SAMSUNLU FATMA ÇAVUŞ” mudur?
Millî Mücâdele’nin 100. Yılında bunları da hatırlatmış olalım!..Çünkü; Nene Hatunlar, Şerife Bacılar, Fatma Çavuşlar ve daha niceleri, bizlerden birer Fâtiha beklemektedirler!..
(*): M.Halistin KUKUL,"Amazonlar-mış!...",Kapsam Haber, 28 Nisan 2019

Hiç yorum yok: