KABAKLI HOCA “ZAMAN GAZETESİ”NE
NASIL YAN ÇİZMİŞTİ?!
Bir seneyi aşan bir süredir “Gülen Hareketi” ‘tartışılıyor…’
Hem de ne ‘tartışma’ amma?!
Yahû, ‘yol arkadaşlığı’ günümüzde neredeyse bir saatte belli
olurken; on seneyi aşan bir sürede sözde ‘muhafâzakar demokrat’ ‘siyasî
kimlik’li ‘örgüt’, ‘on yıl’da ‘zor’ tanıdı!!!
Ve neticede ‘Millî Güvenlik Siyaset Belgesi’ne, ‘Kırmızı
Kitap’a, adetâ ‘iç düşman’ olarak geçmiş olan ‘Gülen Hareketi’ ne mevcut siyasî
iradenin taarruzları devam ederken; hiç bilmediğimiz bazı ‘olgular’ı da, bazı
‘vakıa’ları da, “İslâm İletişim Hukuku”na azamî bir dikkatle ‘fikrî takipler’
yapmaya, çoğumuz gibi ben de gayret sarfetmekteyim..
Belki de kesintisiz altı ay/6 ay ‘Milliyetçileri
ayaklarımızın altında ezeceğiz’ diyen mevcut siyasî iradenin zihniyeti;
karşısında ‘milliyetçi sermayesi’ olmayan, ‘bankası’ bile olmayan ‘fakir-fukara
milliyetçileri’ görünce, bu düşüncesinden vazgeçmiş oldular! Baksanıza ‘yeni
düşman’larının ‘Bank Asya’ gibi ‘Bankaları’, neredeyse devasa ‘medya grubu’,
tabiri caizse ‘Nurjuvazi’si olduklarını ‘farkedince’ ve bir de ‘muktedir olma
namına’ olsa gerek; tahmin ettiğim altı aylık süreyi açtılar da çoktan geçtiler
bile!
Ve maalesef ‘onca’ ‘Gülen Hareketi’nin İç Yüzü’
diyebileceğimiz malumatlar da, bilgiler de ‘kamuoyu’ dediğimiz
‘fikirler-düşünceler camiası’na yansıtılmış ve paylaşılmış olmasına rağmen; bir
takım ‘Erbakan Hareketi’ gibi, ‘Yazıcıoğlu Hareketi’ gibi ve hattâ ‘Ülkücü
Hareket’ gibi ‘temsil’ ve ‘yetki’ noktasındaki ‘Teşkilat Sorumluları’, eskisi
gibi bırakın kendi aralarındaki ‘özel sohbetler’ de eleştirebilmeyi, ‘yazılı’
ve ‘ yüksek sesli söylemler’ olarak bile neredeyse ‘bir tek harf’
edememektedirler…
Böyle ‘olgular’ da, böyle ‘vakıalar’ da, meselâ rahmetli
Aydın MENDERES ‘Ürkek’ ti de; rahmetli ‘Ülkücü Şehid’ Muhsin YAZICIOĞLU
‘Erkek’ti de; ‘Büyük Birlik Partisi’ni ‘Gülen Hareketi’ mi kurduttu?, temel
suâllerini hatıra getiriyor..
Günümüzde 25 Mart 2009 sonrası, en azından “3 franksiyon”a
‘bölünmüş’ olan beşyüz bin tabanlı ‘YAZICIOĞLU HAREKETİ’, ‘Erbakan Hareketi’
ile ‘Seçim İttifakı’ yapması ile ‘Ya Yok Olacak’ ya da ‘franksiyonlaşma sayısı’,
bilhassa 08. Haziran.2015 sabahı itibari ile daha da artmış olacak..
Baksanıza, ‘Yusufîyeli Remzi ÇAYIR’lar, Ankara’da ‘Netekim
Öldü’ eylemi yaparken; DESTİCİ’ler de ‘Netekim Cennetlik’ diyen sapına kadar
“12 Eylülcü Zaman Gazetesi”ni ‘ziyaret’ etmekle meşgul oldu!!!
KABAKLI HOCA ‘ZAMAN GAZETESİ’NE
NASIL YAN ÇİZDİ?!
Neredeyse ‘yıllardır’ demeyeyim
amma ‘aylardır’ bu mevzûyu yazmak istiyordum: ‘Elaziz’in, ‘Harput’un Alperen
Delikanlısı rahmetli Ahmed KABAKLI Hoca, ‘Zaman Gazetesi’ne adeta ‘yan
çizmişti.’ Hem de son kertede..
Benim, gayet sevk-i kader ile
İstanbul’a geldiğim ve gayet dayısız, torpilsiz yine sevk-i kader ile Türk
Edebiyatı Vakfı’nda çalışmaya başlayışım. Bir yandan da İstanbul
Üniversitesi’nde ‘Meteoroloji-Klimatoloji’ sahasında ‘Yüksek Lisans’a da
başlayışım. Ve rahmetli KABAKLI Hoca’nın da yeni bir gazetede ‘köşeyazarlığı’
yapma arayışları…Ve ‘görüşmeler’, ‘arayışlar’lar.. Ve bir akşam üstü TEDEV’den çıkıp şöförlüğünü
Veysel TOPUZ’un yaptığı bir takside, ben, rahmetli KABAKLI HOCA, İsa
KOCAKAPLAN’ın olduğunu hatırladığım taşıtta ‘Beyazıd’a doğru yol alışımız…
Anladığım, artık ‘kesin’ idi; KABAKLI Hoca, yarın sabah ‘Zaman Gazetesi’nda
‘köşeyazarlığı’ yapmaya başlayacaktı!!!
Velâkin bildiğim kadarı ile
‘İstihbaratı çok kuvvetli’ olan rahmetli KABAKLI Hoca, hâlen anlayamadığım ve
bilemediğim sebeplerden; ‘Zaman Gazetesi’nde değil; ‘Türkiye Gazetesi’nde
‘yazmaya’ başlayacaktı. Rahmetli Yılmaz ÖZTUNA ile beraber ‘Türkiye
Gazetesi’nde yazmaya başlama “reklamları” da yayınlanmaya başlanmıştı bile…
Ve övünmek gibi olmasın
amma-Servet KABAKLI duysa, okusa kızar belki- “Türkiye Gazetesi’ndeki ilk
sekreteri olmak” da Rabbimin bir ikramı olarak bana nasip olmuştu…
Daha rahmetli KABAKLI Hoca,
Cağaloğlu’ndaki, “Güle Güle Apartmanı”ndaki koltuğuna oturur oturmaz kim
telefonla aramıştı?, diye ‘merak’lanırsanız diye yazıyorum: “Başbuğ Alparslan
TÜRKEŞ…”
Tıpkı rahmetli Seyyid Ahmed
ARVASÎ Hocamız gibi, “12 Eylül sonrası” rahmetli KABAKLI Hoca’mız da ‘Zaman
Gazetesi’ni değil; neticede ‘Türkiye Gazetesi’ni ‘tercih’ etmişti…
Bugünleri mi ‘görmüştü’ yoksa?!
‘Gülen Hareketi’nin İç Yüzüne’ mi vâkıf olmuştu yoksa?!
Hâlen hayatta olan Belkıs
Ablalar, İsa Ağbiler, Servet Beğler, Ayla Ablalar, Zeki Beyler,Mehdi Beyler,
rahmetli Kabaklı Hoca’nın ‘Zaman Gazetesi’ne ‘yan çizme’ mes’elesine, benden
daha fazla bilgileri vardır, diye düşünüyorum…
Ha, kendisi de bir ‘Şark Çocuğu’
ve hattâ ‘Rifaî Şeyhi’ de olan rahmetli KABAKLI Hoca’mızın babası da ‘Şeyh Said
Ayaklanmaları Olayları’nda öldürülmüştü biliyor musunuz?
Ne güzel yıllardı da…Daha yeni
kavradığım ‘Bir Cemaatin Şeyhi’ gibi neredeyse her Cuma günü ‘Güle Güle
Apartmanı’na gelen, hayattaki ‘İlk Patronum’ olan Dr. Enver ÖREN Beğin sırtımı
okşayışı, karşı oda rahmetli ‘Kerküklü’
Ömer ÖZTÜRKMEN Beğ, bitişikde rahmetli İrfan ATAGÜN Beğler…
Ahhhhhh! Maalesef ‘Türkiye
Gazetesi’ ‘İhlas Gazetecilik’, günümüzde, ‘Üstad Tarihçi’miz Kadir
MISIROĞLU’nun ‘CHP-Altı Ok’ kitabını basarken; bir yandan da ‘Camuriyet’in
‘promosyonları’ ‘Marksizmin Kutsal Kitabı’ ‘Komünist Manifesto’ları ve ‘Deniz
Gezmiş’ kitapları bizatiti basmakta bir mahzur görmemekte!!!
Fatih, 13.Mayıs.2015
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder