26 Temmuz 2020 Pazar

"TEMELLERİN DURUŞMASI"(*)NDA,"AYASOFYA CAMİÎ"NİN "MÜZE" YAPILIŞI, BÖYLE ANLATILIYOR...

"TEMELLERİN DURUŞMASI"(*)NDA, "AYASOFYA CAMİÎ"NİN "MÜZE" YAPILIŞI, BÖYLE ANLATILIYOR...

" bir gerekçe gösterilmeden..."(s.190)
"Atatürk'ün adı kullanılmıştır amma Atatürk'ün kararı var mı yok mu bilmiyoruz."(s.190)
"gizli bir uzlaşma"(s.190)
"sırtını Amerikan gücüne dayamış olan Fener Patrikhanesi, Ayasofya'yı İstanbul'daki Yunan 'megali ideasının' sembolü yapmak peşindedir."(s.190)
"'Rum Çelengi' olan Ayasofya'nın Sultân Mehmed Han tarafından, kılına dokunulmaksızın 'Fethiye Camiî' yapılması, İslamiyet'in Haçlılar üzerindeki galibiyeti demektir."(s.190)
"Ayasofya, 500 yıl baş camiî(protokol camiî) özelliği taşımıştı.(s.190)
" 'karambole' getirilerek camilikten çıkarılması, ne yazık ki şu korkunç anlamı taşımaktadır: Haçlılığın İslâm üzerindeki zaferi..."(s.190,191)
" 'Fiilî zafer' bizim, 'diplomasi zaferi' onların..."(s.191)
" 'Garip bir bahşiştir...Hangi tehditlere veya hangi güvencelere karşılık verildiği açıkça bilinmiyor."(s.191)
"Ayasofya'nın 'müzeye çevrilmesi', milletimizin bağrına saplanan bir hakaret hançeri işlemidir."(s.191)
"1980 yılı başlarında, gayretli uyanık bir iktidar, Ayasofya'nın 'Hünkar Mahfili'ni ibadete açarak, buranın cami olduğunu belgelemek istemişse de, 1980 Harekatı'ndan sonra yine yabancı baskısı yetişip, ışığı söndürmüştür."(s.191)
"AYASOFYA ACISI"
" Korkunç bir İslâm'a Darbe Olayı da Ayasofya'nın, kanunsuz, sebepsiz bir şekilde camilikten çıkarılıp müze hâline getirilmesidir."(s.243)
" 'Fethiye Camiî Ayasofya', Osmanlı Devleti'nin 'merkez camisi' olmuştu."(s.244)
"...Sultan Fatih, bu camiî ibadetten men edecek olanlara, Allah ve meleklerin ilâ yevmi'l kıyâm lânet etmesini de Vakfiyesine yazdırmıştı."(s.244)
"İşte Tek Parti İdaresi(CHP), bu mukadder mâbede el attı. 1934 yılı sonunda keyfe mâ yeşâ Ayasofya'yı kapatarak müze yaptılar. Duvarlarını kazıtarak, eski Bizans Frenklerini meydana çıkardılar. Câmiin önündeki Medreseyi temelden yıktılar. Hattâ minareleri bile yıkmaya kalktılar. Fakat uzman mimarlar;'Minareler aynı zamanda binaya destek olarak yapılmıştır. Onlar yıkılırsa, Kubbe ayakta duramaz." deyince bundan vazgeçmek zorunda kaldılar."(s.244)
"İşgal günlerinde bile düşmanların susturamadığı ezan ancak Tek Parti Devrinde(CHP) Ayasofya'dan silinmiştir."(s.244)
"Ayasofya'nın müzeye çevrilerek Hıristiyanlara, 'bir gün Kilise olabilir' ümidi verilmesi onur kırıcı bir tutumdur."(s.245)
"Belki de gizli bir 'pazarlığa' dayalı olması niteliğiyle, tıpkı 'İkinci Hilafet'in İlgası' denilebilecek kadar Millet'e, İslâm'a Darbe'dir."(s.245)
"Burada da İslamiyet'e inananları horlamak ve küçük düşürmek niyeti açıktır. Ondan daha da acı olmak üzre, 'Hıristiyan Haçlı Âlemi'ni memnun etmek arzu ve pervâsızlığı da göze çarpmaktadır."(s.245)
"Türklerin Ayasofya'yı kendi elleriyle İslamiyet'e Kapama Olayı, Müslüman milletimizi büyük azaplara düşürmüş olmakla kalmaz. Aynı zamanda İslâm Âlemi'nde, 'Türklerin İslâmiyet'ten çıkıp Hıristiyan olduklarına dair yeni bir şehadet belgesi olarak sunulmuştur."(s.245)
"Ayasofya'yı camilikten çıkarmanın, Avrupa ve ABD'de de ne çeşit hayretlere, sonra takdirlere, övgülere sebep olduğu kolayca tahmin edilebilir.
Ayasofya'yı camiî yapışı dolayısiyle Fatih'i yeren ve 'onu camilikten çıkardı' diyerek Atatürk'ü takdir eden şu satırlar..."(s.245, 246)
" 'Haç'ın büyük düşmanı ve rakibi olan 'Hilâl'in ezilmesinden Batı Çevreleri çoğunlukla memnundur."(s.246)
"Yalnız M.Kemâl'in, Müslüman Türk Milleti'ni karşısına almakla HATA işlediğine ve başarılı olamayacağına dair bazı endişeler de Batı Çevreleri'nde açığa vurulmaktadır."(s.249)
Ve geçenlerde daha tafsilatlı bir şekilde Tarihçi-Yazar Murat BARDAKÇI'nın,"İngiliz Kadın Gazeteci"nin ilgili 'kitabı"ndaki "hakikat"leri dillendirişi...
NETİCE-İ KELAM:
Evet, "Şeyh'ül Muharrîrin" /"Muharrirlerin Şeyhi" müteveffâ Ahmet KABAKLI Hoca'mız, "Temellerin Duruşması" isimli eserinde, "Ayasofya Camiî"nin "Müze"ye Çevrilmesi Olayını, böyle anlatıyor...
"Cay-ı dikkat", daha da "dikkat çekici" bir şekilde, mezkûr eserinin "İçindekiler" ve "İndeks" kısımlarına "Ayasofya Camiî" ibâreleri konulmamış, doğrusu anlayamadım.
"İçindekiler"in "Laiklik Ellerde Kör Alet" ve "Manzara ve Dıştaki Akisler" kısımlarında, mezkûr mes'eleyi bulabildim.
Elhasıl, "Temellerin Duruşması", mezkûr olaya böyle bakıyor, böyle de görüyor.
1950'li yıllarda "Ayasofya Davası"ndan beraat etmiş olan "Deli Rüzgâr" Osman YÜKSEL'in; nam sergerde SERDENGEÇTİ'nin,"dava konusu yazısı"ndaki şu ifadeleri ile de yazımızı noktalayalım:
"Ey İslâm'ın nuru, Türklüğün gururu Ayasofya!...
Asırlık surların arkasından köhne Bizans'ı hortlatmak isteyen eller kimin eli, bunu söyleyenler kimin dili, Ayasofya'yı puthane yapan hangi delidir?!...
Elleri kurusun, dilleri kurusun..."(Âmin)
29 Haziran 2020
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci
Dip Not:
(*): Ahmet KABAKLI, "Temellerin Duruşması", Türkiye Yazarlar Birliği 1989 Fikir Ödülü, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları Fikir Eserleri Dizisi:1, 20.Baskı, İstanbul Nisan 2000

Hiç yorum yok: